Başkan Erdoğan'ın cezaevinden gönderdiği mektup 22 yıl sonra ortaya çıktı
Elazığ'da Fırat Üniversitesi Tıp Fakültesi emekli öğretim üyesi ve şair Ahmet Tevfik Ozan, geçirdiği kalp krizi sonucu geçen ocak ayında hayatını kaybetti. Şair Ahmet Tevfik Ozan'a Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın cezaevinden gönderdiği mektup ise 22 yıl sonra ortaya çıktı.
Erdoğan'ın mektubunda, "Geçici bir mekandayız. Bunun bizler için anlamlı veya farklı süreç olmasını Rabbimden niyaz ediyorum" ifadeleri dikkat çekti.
CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN'A ESERLERİNİ
GÖNDERMİŞ
1980 darbesi sonrasında bir dönem cezaevinde kalan ardından tıp
eğitimine devam eden Dr. Ozan'ın, 1999 yılında Pınarhisar
Cezaevinde tutuklu bulunan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip
Erdoğan'a bir mektup yazdığı ve eserlerini yolladığı öğrenildi.
ERDOĞAN'DAN TEŞEKKÜR MEKTUBU
Cumhurbaşkanı Erdoğan ise o dönem kendi el yazısıyla Ahmet Tevfik
Ozan'a teşekkür mektubu gönderdi. 22 yıllık mektup, oğulları
tarafından Ozan'ın evrakları arasından bulunarak ilk defa gün
yüzüne çıktı.
"GEÇİCİ BİR MEKANDAYIZ"
Cumhurbaşkanı Erdoğan o dönem gönderdiği mektubunda, "Sayın Dr. A.
Tevfik Ozan Kardeşim; Gönderme nezaketini gösterdiğiniz
eserlerinizi aldım. Teşekkür ediyorum. Bu vesileyle Allah'ın
selamı, rahmeti ve bereketi üzerimize olsun diyorum. Geçici bir
mekandayız. Bunun bizler için anlamlı veya farklı süreç olmasını
Rabbimden niyaz ediyorum. Sizlere de bulunduğunuz görevde başarılar
diliyorum. Selam ve Dua.. Allah'a emanet olunuz" ifadelerine yer
verdiği görüldü.
"BİZE YÜZEYSEL BAHSETMİŞTİ"
Vefat eden Ozan'ın oğlu Erciyes Üniversitesi'nde Öğretim Üyesi
Mehmet Seyda Ozan ise mektup ile ilgili yaptığı açıklamada, "Biz bu
mektubu babamın eşyalarını toplarken kıymetli evraklar dosyasında
rastladık. Bize daha önce çok yüzeysel bahsetmişti fakat çok detaya
girmemişti. Mektubu gördüğümüzde açıkçası şaşırdık, çünkü pek gün
yüzüne çıkmamıştı ve herhangi bir platformda paylaşımı olmamıştı.
Cumhurbaşkanımız 1999 yılında Kırklareli'nin Pınarhisar ilçesinde
yaklaşık 4 ay tutuklu kalmıştı. O dönemde tamamen vatan sevmenin
çilesini çeken kişileri kardeşi olarak görmesinden kaynaklı
cumhurbaşkanımıza yazdığı bir mektup aslında. Babam bu mektubu
yazmanın yanında eserlerini de cumhurbaşkanımıza göndermiş.
Cumhurbaşkanımız da bu eserleri aldığını belirterek teşekkürlerini
ve iyi dileklerini sunmuş. Biz babamın gönderdiği mektubun bir
kopyasına ulaşamadık ama cumhurbaşkanımızın yazdıklarından
çıkardıklarımız doğrultusunda bir teselli mektubu ve
cumhurbaşkanımıza güç verme, teselli etme maksadıyla yazılmış bir
mektup olduğunu görmekteyiz" diye konuştu.
"MEKTUBA BABAMIZIN EŞYALARINI TOPLARKEN RASTLADIK"
Ozan, "Bu mektubu yaşadığı dönemde çok dile getirmemesi aslında bu
mektubun bir güç aracı olarak algılanmaması ve o dönemin
şartlarında tamamen saf ve temiz duygularla, halis bir niyetle
yazılmış olması. Nebi vatansever bir kardeşini teselli etme
maksadıyla yazılmış. Günümüzde de buna gölge düşürecek bir paylaşım
düşünmemesi aslında bu zamana kadar gizli kalmasını sağlayan önemli
bir husus olmuş, diyebilirim. Mektupla beraber biz babamın yazdığı
mektubun çıkarımını yapabiliyoruz. Bu mektuba ulaşma vesilemiz
babamın vefatı sonrasında eşyalarını toplamamız kapsamında
gerçekleşti. Yaklaşık 22 yıllık bir mektuptan bahsediyoruz. Dediğim
gibi, yaşadığı dönemde bu bir güç aracı olarak algılanmasın veya o
dönemin saf ve temiz duygularla yazılmış teselli mektubunun yanlış
yönlere çekilmemesi amacıyla gizli kaldığını söylemek mümkün. Biz
de gördüğümüzde gerçekten şaşırdık çünkü Cumhurbaşkanımız Recep
Tayyip Erdoğan, kendi el yazısıyla yazmış bu mektubu hala da
üzerinde yazmış olduğu kaleme ait izlere rastlamaktayız" şeklinde
konuştu.