Devlet Bahçeli CHP'ye sert sözlerle yüklendi!

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, bu zor günlerde birlik olmaya çalışırken CHP'nin takındığı tavra ilişkin çok sert sözlerle yüklendi.

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli sosyal medya platformu Twitter üzerinden gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Türkiye bir felaketin kuşatmasını yarmak için adeta çırpındığına dikkat çekip ortaya çıkan dayanışma ruhunun hayranlık uyandırdığına vurgu yapan Bahçeli, CHP'nin bu süreçte takındığı tavra ilişkin ise çok sert sözlerle yüklendi.

MHP Genel Başkanı Bahçeli'nin Twitter üzerinden yaptığı açıklamalar şöyle;

KOVİD-19 salgınına karşı bütün imkan ve irademizle direniyoruz. İnsan ve toplum sağlığının muhafazası ve müdafaası amacıyla her türlü tedbir zamanında, eşgüdüm ve eşzamanlı şekilde devreye sokuluyor. Türkiye büyük bir musibetle mücadele ediyor. 

"VAKA SAYISININ ARTMASINI DİLEYENLER VAR"

Başarısız olmamızı isteyenler var. Vaka ve vefat sayısının artmasını içten içe dileyenler var. Ülkemizin salgına mağlup olmasını ümit ve özlemle bekleyen kifayetsiz muhterisler oldukça faal ve fazla. Ancak kötümser niyetlerin eninde sonunda kaybetmesi de mukadder.

KOVİD-19 salgınına karşı en büyük mukavemet ve muvaffakiyetimiz alınan tedbirlere milletimizin uyması ve muhtemel risklere karşı uyanık durmasıdır. Vatandaşlarımız fazilet ve feraset sahibidir. Ona buna kulak asmaz, onun bunun kışkırtmasına, kumpasına aldanmaz. 

"FELAKETLERİN TAARRUZUNU BOZGUNA UĞRATIRIZ"

İnanıyorum ki, fertlerinin birbiriyle ilgili kaygı taşımadığı, birbirinin hakkını ve hukukunu teslim ve telif etmediği toplum veya milletlerin ayakta kalma şansı yoktur. Ben değil biz dedikten, hassas ve sorumlu hareket ettikten sonra felaketlerin taarruzunu bozguna uğratırız. 

"TÜRKİYE SALGININ ÖNÜNDE"

Türkiye salgının arkasında değil önündedir. Yeni normalin tesis ve temini maksadıyla hükümet canla, başla, samimiyetle, özveriyle, titizlikle görevini yerine getirmektedir. En küçük ihmal veya ihlal, Allah muhafaza tekrar başa dönmemize, ağır bedellere neden olabilecektir. 

Bilim Kurulu’nun tavsiyeleri, Sağlık Bakanlığı’nın tembih ve tedbirleri herkes için bağlayıcıdır. Hiç kimse sorumsuz ve duyarsız hareket etmemelidir. Bana bir şey olmaz diyenler kendilerini düşünmüyorlarsa temas ettiği insanları düşünmek, dikkate almak mecburiyetindedir. 

"KONTROLLÜ HAYAT YEGANE ÇÖZÜMDÜR"

Verilmiş emekleri heba edemeyiz. Bunca çaba ve çalışmayı silip atamayız. Bunaldım, bıktım, sıkıldım, yoruldum bahaneleriyle kendimizi sokaklara bırakıp toplum sağlığını riske atamayız. Virüs her an her insanımıza bulaşabilecektir. Kontrollü hayat bundan sonra yegane çözümdür. 

"KAZANIMLAR BOŞA ÇIKARSA TÜRKİYE UÇURUMA YUVARLANIR"

Sağlık Bakanlığımız gece demiyor, gündüz demiyor. Sağlık çalışanlarımız fedakarca, adanmış ve anıtlaşmış şekilde salgınına engel olmaya gayret ediyor. Kazanımlarımız boşa çıkarsa, aman sende denirse, Türkiye vahim bir uçuruma savrulacaktır. 

"FELAKETE DAVETİYE UZATMAKTAN FARKSIZ"

Alınan tedbirleri yok saymak, rehavete kapılmak hepimizi acıklı sonuçlara mahkûm edecektir. Maske takmak şarttır, sosyal mesafe elzemdir. Nasılsa her şey düzeliyor, salgın bitiyor acemiliği ve aceleciliğiyle davranış sergilemek felakete altın yaldızlı davetiye uzatmaktan farksızdır. 

"HASRETİNİ ÇEKTİĞİMİZ GÜNLER İÇİN ZAMANA İHTİYACIMIZ VAR"

Bilhassa yazılı ve görsel medya yanlış algılara, yalan haberlere, yanıltıcı görüşlere yer ve fırsat vermemelidir. En güçlü olduğumuz an, bir bakıma en zayıf olduğumuz andır. Salgının kökünü kazıyıp hasretini çektiğimiz günlere ulaşabilmek için zamana ihtiyacımız vardır. 

"BÜYÜK BİR VEBALDİR"

Virüsün tehlikelerini hesap etmeden, bulaşıcılık özelliğini ciddiye almadan toplumsal hayatın içine telaşla karışmak, çağrı ve uyarılara yüz çevirmek, bilinsin ki, büyük bir vebaldir. Bana bir şey olmaz diyenlere de, dilemeyiz ama, her an bir şey olması kaçınılmazdır. 

Evde kalmak, solunum cihazına bağlı olarak hastanede yatmaktan çok daha iyidir. Türk milleti nice saldırı ve suikastları göğüsledi, görünmez düşmanının salgınını da Allah’ın izniyle bertaraf edecektir. Bunun için bu zamana kadar ki şuurlu duruşunu korumalıdır. 

"ONLAR SADECE AVUÇLARINI YALACAYACAKLAR"

Salgından siyasi rant elde etmenin peşinde koşan defolu siyasetçilere itibar hezeyan ve hüsran verici akıbetlere kapı aralayacaktır. Hastalıktan fayda uman, Türkiye’nin çöküşü ve toplumsal infiali için alavere dalavere içinde olanlar sadece avuçlarını yalayacaklardır. 

"CHP, VATANSIZ FESAT YUVALARINA KUCAK AÇIP GEL GEL YAPIYOR"

Türkiye bir felaketin kuşatmasını yarmak için adeta çırpınıyor. Milli dayanışma hayranlık uyandırıyor. Virüse karşı yüksek bir mücadele sergileniyor. CHP ise ekonomik tetikçilere, demokrasi düşmanlarına, küresel tefecilere, vatansız fesat yuvalarına kucak açıp gel gel yapıyor. 

"TÜRKİYE EKONOMİSİ DÖRT ŞİDDETLİ OPERASYONA MARUZ KALDI"

Türkiye ekonomisi yakın zamanda dört şiddetli operasyona maruz kaldı. Ağustos 2018, Mart 2019, Ekim 2019 ve 6 Mayıs 2020. Hafıza kayıtlarımızda mahfuzdur: 2000 ve 2001 krizlerinde hangi ayak oyunları, hangi karanlık senaryolar devreye alındıysa şimdilerde benzerleri uygulanmaktadır. 

"İNSAN DA BİRAZ EDEP OLUR, BİRAZ ERDEM OLUR"

IMF heyetiyle otel lobilerinde kulis yapanlar Türkiye ekonomisine atıp tutuyorlar. Çok başarılı bulduğumuz Sayın Berat Albayrak’a verip veriştiriyorlar! İnsan da biraz edep olur, biraz erdem olur, Kemal Derviş’in yardakçıları, devşirilmiş ucubeler Türk milletini kandıramazlar. 

"HİÇ KİMSE ÇÖKÜŞÜ HEVES ETMESİN, KURSAKLARINDA KALACAK"

Ülkemizi kurulan masalardan uzak tutmayı hedefleyenler, iştahlı şekilde vahşet menülerine almak için sıradadır. Türkiye’yi kötüleyenlerle, Londra merkezli ekonomik saldırganlar işbirliği halindedir. Hiç kimse çöküşü heves etmesin, çünkü kursaklarında kalacaktır. 

"FARELER GİDEBİLİR, AMA BİZ GİTMEYECEĞİZ"

Türkiye fırtınaya karşı bütün imkan ve iradesiyle direniyor. Karanlıkta ilerleyen gemide olay çıkarmak, ilk fırsatta da filikalara atlayıp kaçmak için hazırlık yapan odaklar hiç boş durmuyor. Bu gemi batarsa hepimiz suyun dibini boylarız. Fareler gidebilir, ama biz gitmeyeceğiz.

Pülümür’de dağa yazılan “Ne Mutlu Türküm Diyene” sözünden rahatsızlık duyanlar, Türk milletinin utanç vesikalarıdır. Bunlara kulak versek; zalimlere, hainlere, teröristlere, ekonomik şantajcılara, emperyalist oyunlara boyun bükmek, ne yapalım kaderimiz buymuş demek kaçınılmazdır. 

"CUMHUR İTTİFAKI HER ZORLUĞA, HER ZORBALIĞA KARŞI ÇIKACAK"

Türkiye geleceğin büyük ve güçlü ülkesidir. Yeni bir dünyanın kapılarını açacak anahtarlardan birisi de Türkiye Cumhuriyeti’nin elindedir. Türksüz dünya öksüz, Türksüz medeniyet ölümdür. Cumhur İttifakı her zorluğa, her zorbalığa inançla karşı çıkacak, karşı duracaktır.

Ekonomik kriz-sosyal çalkantı-siyasal bunalım-darbe mekaniği Türk milletinin ve Cumhur İttifakı’nın kutlu varlığıyla altüst edilmiş, oyun bozulmuştur. Kemal Kılıçdaroğlu ve yönetimi çuvallamış, kaybetmiştir. Çıkarcıların karşısında imanla çarpan kalpler ittifak halindedir.