Erdoğan'dan Bülent Arınç'a sert tepki

Geçtiğimiz günlerde Selahattin Demirtaş'ın kitabını tavsiye ederek skandal açıklamalara imza atan ve ardından YİK üyeliğinden istifa eden Bülent Arınç, Erdoğan'ın gündemindeydi. Erdoğan, Arınç'a bir kez daha tepki göstererek, ''Kitabını herkesin okusun dediği kişi elinde binlerce Kürt kardeşimin askerinin polisinin kanı olan bir terör örgütünün savunucusudur.'' dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Bülent Arınç'ın skandal Selahattin Demirtaş sözlerinin ardından başlayan tartışmalara net bir biçimde tavır koydu.

PKK ile kol kola siyaset yürüten HDP'ye de sert tepki gösteren Erdoğan şu ifadeleri kullandı:

''ORALARI ÇUKURLARLA DÖŞEYENLER KİMLERDİ?''

''2005’te Diyarbakır’daki konuşmamda söyledim bu ülkede Kürt sorumlusu yoktur, varsa sorumlusu benim ve bunu da biz çözeceğiz dedim ve Allah'a hamdolsun bunları biz çözdük'' diyen Erdoğan, ''Buradan tüm Doğu’ya Güneydoğu’ya sesleniyorum bütün bu bölgelerde ulaşım altyapısına bakın. Oraları çukurlarla döşeyenler kimlerdi? 

Kürt kardeşlerim adına ortada dolaşanlar değil miydi? Onlar bunları yaparken daha sonra neden kayyum atanıyor diyenlere sesleniyorum, bunlar oralarda devletten aldıkları imkanları dağa gönderenlerdi ve dağa gönderdikleri için de onla kalmadılar çukurlar açtılar biz de bu kayyumlarla birlikte tüm bölgeyi enerjisi, sağlığı, eğitimi, adaleti, emniyeti ile yaptık. Biz bu millete hizmet için varız.''

''DİYARBAKIR'DAKİ HDP BİNASININ ÖNÜNDE OTURAN ANNELERİN HAKKINI KİM İADE EDECEK?''

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın konuşmasında en dikkat çeken kısım ise Bülent Arınç'a isim vermeden yönelttiği eleştirilerdi.

''Yeminli Türkiye düşmanlarını anladık, CHP gibi onların içindeki tetikçilerini de anladık. Peki yıllarca beraber mücadele verdiğimiz kişilerin de bunlarla aynı trene binmesi niye?'' diyerek söze başlayan Erdoğan, ''Neymiş filancalar falancalar hala hapisteymiş. Biz bir taraftan adalet derken, bu kadar ölen bu kadar dağa kaçırılan o yavruların anneleri Diyarbakır’daki HDP binasının önünde artık yılları devirdik yaz kış demeden oturan annelerin hakkını kim iade edecek? Onlara bak senin hakkını biz aradık bulduk ve şimdi de iade ediyoruz kim diyecek? Devlet niye var? Biz niye varız? Biz bunu için varız ve biz bunu halledeceğiz.'' ifadelerini kullandı.

Erdoğan, konuşmasının devamında şöyle konuştu:

''KİTABINI HERKES OKUSUN DEDİĞİ KİŞİ TERÖR ÖTGÜTÜNÜN SAVUNCUSU''

''Bu teröristlerden yazdığı kitabı herkesin okumasının tavsiye edilmesi hakikaten beni rencide ediyor. Kitabını herkesin okusun dediği kişi elinde binlerce Kürt kardeşimin askerinin polisinin kanı olan bir terör örgütünün savunucusudur.

Terör örgütü tarafından alçakla katledilen Aybüke öğretmenlerin, Necmettin öğretmenlerin ailelerinin yüzüne bakamayız. Daha 5-6 yıl önce çukur eylemlerini unutursak milletimizin yüzüne bakamayız. Yasin Börü’nün ruhaniyeti karşısında biz çok eziliriz, onun ailesinin de yüzüne bakamayız.''

YARGI'YA 138. MADDEYİ HATIRLATTI

Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasının devamında Yargı'ya seslendi ve 138. maddeyi hatırlattı.

''Bu alçaklıkların doğrudan ve dolaylı yoldan müsebbibi olanların muhatabı tabii ki yargıdır.'' diyen Erdoğan, konuşmasını şu sözlerle sürdürdü:

''Ben buradan yargıya sesleniyorum, değerli yargı mensupları anayasanın 138. Maddesi beni nede kadar muhatap alıyorsa benim dışımdakileri de muhatap alıyor. Birilerinin yargıya talimat verme hakkı var mı? 138’nci maddeyi eze eze kullananlara karşı gereğini neden yapmıyorsunuz?''

138. MADDE NE DİYOR?

MADDE 138. – Hâkimler, görevlerinde bağımsızdırlar; Anayasaya, kanuna ve hukuka uygun olarak vicdanî kanaatlerine göre hüküm verirler.

Hiçbir organ, makam, merci veya kişi, yargı yetkisinin kullanılmasında mahkemelere ve hâkimlere emir ve talimat veremez; genelge gönderemez; tavsiye ve telkinde bulunamaz.

Görülmekte olan bir dava hakkında Yasama Meclisinde yargı yetkisinin kullanılması ile ilgili soru sorulamaz, görüşme yapılamaz veya herhangi bir beyanda bulunulamaz.

Yasama ve yürütme organları ile idare, mahkeme kararlarına uymak zorundadır; bu organlar ve idare, mahkeme kararlarını hiçbir suretle değiştiremez ve bunların yerine getirilmesini geciktiremez.