Fahrettin Altun açıkladı! Türk ordusu kısa süre sonra sınırı geçecek
İletişim Başkanı Fahrettin Altun, Washington Post gazetesinde bir makale kaleme aldı. Altun, "Türk ordusunun, Özgür Suriye Ordusu ile birlikte kısa süre sonra Suriye sınırını geçeceğini" söyledi.
İletişim Başkanı Prof. Dr. Fahrettin Altun, Washington Post gazetesinde "Dünya, Türkiye'nin Suriye'nin Kuzeydoğusu İçin Hazırladığı Planı Desteklemeli" başlıklı bir makale kaleme aldı.
Makalede, pazar günü Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile bir telefon görüşmesi yapan ABD Başkanı Donald Trump'ın DEAŞ ile mücadele operasyonunun liderliğini Türkiye'ye devretmeyi kabul ettiğini bildiren Altun, "Türk Silahlı Kuvvetlerinin, Özgür Suriye Ordusu'yla birlikte yakında Türkiye-Suriye sınırını geçeceğini" belirterek, "Dünya, Türkiye’nin Suriye’nin kuzeydoğusu için hazırladığı planı desteklemelidir." ifadesini kullandı.
George Washington'un ABD'nin "kalıcı ittifaklardan uzak durması" gerektiği sözlerini hatırlatan Altun, şu değerlendirmelerde bulundu:
"ABD'li yetkililer, yıllardır terör örgütü PKK'nın Suriye kolu
YPG ile DEAŞ terör örgütüne karşı kurdukları ortaklığın 'taktiksel'
olduğunu savunuyordu. Başkan Trump'ın son kararı, bu görüşü
desteklemektedir. Türkiye, tıpkı Amerika Birleşik Devletleri gibi,
'dışarıda yok edilecek canavarlar aramaz'. Ancak canavarlar
kapılarımızı kırıp, vatandaşlarımıza zarar vermeye kalkışırsa
cevabını vermek durumunda kalırız. Genç kadın ve erkekleri
muharebeye göndermek hiçbir zaman kolay bir karar olmamıştır.
Cumhuriyetimizin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk'ün de söylediği
gibi 'Ulusun hayatı tehlikeye girmedikçe savaş cinayettir'. Ancak
maalesef bugün kendimizi böyle bir durumda buluyoruz."
TÜM DÜNYANIN ÇIKARINA
Türkiye'nin, Suriye'nin kuzeydoğusunda, Türk vatandaşlarına uzun zamandır yönelen bir tehdidi ortadan kaldırmak ve yerel halkı, silahlı haydutların elinden kurtarmak dışında bir hedefi olmadığını vurgulayan Altun, makalesinde şunları kaydetti:
"DEAŞ saldırılarında onlarca vatandaşını kaybeden Türkiye, Suriye'ye teröristlerle mücadele etmek için muharip güç gönderen ilk ülke olmuştur. Ülkemiz ayrıca Özgür Suriye Ordusu'na binlerce DEAŞ militanının demir parmaklıklar ardında tutulması için destek vermiştir. ABD'nin, Suriye'nin kuzeydoğusundan çekilmesinin DEAŞ'ı ayağa kaldırmamasını sağlamak, Suriye'nin komşusu olan Türkiye'nin çıkarınadır. ABD'nin kazanımlarını korumak ve tarihin tekerrür etmemesini sağlamak bizim çıkarımızadır.
YPG militanlarının bu lider değişikliğini nasıl karşılayacağını
önümüzdeki günlerde göreceğiz. Elbette iki seçenekleri bulunuyor:
Eğer gerçekten DEAŞ ile mücadele etmek istiyorlarsa, gecikmeden
teslim olacaklar. Veya Türk askerleriyle çatışacaklarını söyleyen
sözde komutanlarını dinleyecekler, ki bu durumda DEAŞ ile mücadele
faaliyetlerimizi sekteye uğratmalarına engel olacağız. DEAŞ ile
mücadelede Türkiye'nin liderlik ettiği operasyonun başarısı, tüm
dünyanın çıkarınadır. Yıllardır sahada olan Amerikan askerleri
evlerine dönecektir. YPG tarafından sürgün edilen yerel halk
yeniden atalarının topraklarına yerleşecektir. Güvenli bölge,
Avrupa için de iyidir. Zira yasadışı göç ve radikalleşmenin
kökeninde yatan şiddet ve istikrarsızlık sorunlarını çözecektir.
Son olarak bu plan, Türkiye'nin masum insanları bir terör
örgütünden korumasını mümkün kılacaktır."
2 MİLYON SURİYELİ EVİNE DÖNECEK
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Türkiye'nin "güvenli bölge" planının detaylarını geçen ay Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nda açıkladığını hatırlatan Altun, şöyle devam etti:
"Fırat Nehri ile Suriye-Irak sınırı arasında 32 kilometre derinliğinde bir güvenli bölge kurulması halinde 2 milyon Suriyeli sığınmacının ülkelerine gönüllü olarak döneceğini tahmin ediyoruz. Eğer güvenli bölgenin güney sınırı, Deyr ez Zor-Rakka hattına çekilirse, bu sayı Avrupa'dan gelecek sığınmacılarla birlikte 3 milyona ulaşabilir.
Güvenli bölgede asayiş ve istikrarın sağlanması için Suriye'nin
kuzeyinde elde ettiğimiz deneyimlerden faydalanacağız. Suriye
halkının, seçimle belirlenen yerel konseyler aracılığıyla kendi
kendini yönetmesinin en iyi çözüm olduğuna inanıyoruz. DEAŞ'ın
yeniden ortaya çıkmasını engellemek için yerel siyasi temsilin
desteklenmesi ve güçlendirilmesi büyük önem taşımaktadır. Nitekim
Afrin gibi Kürtlerin çoğunlukta olduğu yerlerde Kürtlerin
çoğunlukta olduğu yerel yönetimlerin kurulmasını sağladık. Bu
durum, Suriye'nin kuzeydoğusunda Kürtlerin çoğunlukta olduğu
yerlerde değişmeyecektir. Hedefimiz, bu adımların uluslararası
altyapı yatırımlarıyla kurulacak okullar, hastaneler ve konut
projeleriyle taçlandırılmasıdır."
MİLYONLARCA SIĞINMACI EVLERİNE DÖNMEYE HAZIR
ABD'nin DEAŞ ile mücadele operasyonunun sorumluluğunu uzun zamandır sırtında taşıdığını, NATO'nun ikinci büyük ordusuna sahip olan Türkiye'nin liderliği devralarak süreci sonuçlandırmaya ve milyonlarca sığınmacıyı evlerine döndürmeye hazır ve muktedir olduğunu kaydeden Prof. Dr. Altun. "Bu kritik süreçte uluslararası toplum, Türkiye'nin yeniden inşa ve istikrarı artırma çabalarına destek vermelidir." çağrısında bulundu.