Kemal Kılıçdaroğlu telefonlarım dinleniyor demişti! Süleyman Soylu'dan yanıt gecikmedi

Geçtiğimiz günlerde yaptığı bir açıklamada kendisinin ve ailesinin telefonlarının dinlendiğini söyleyen Kemal Kılıçdaroğlu'na İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'dan cevap geldi. Soylu, yayınladığı yazılı açıklamada ''Sayın Kılıçdaroğlu'nun, tamamen gündemi değiştirme çabasıyla yaptığı ve gerçekle hiçbir ilişkisi olmayan açıklaması, devletimize ve güvenlik güçlerimizle ortaya konulan tüm mücadeleye iftiradır, bühtandır" dedi.

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Twitter hesabından yaptığı açıklamada, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun kendisinin, eşinin ve çocuklarının telefonlarının dinlendiği ve takip edildikleri yönünde açıklamada bulunduğunu hatırlatarak şu ifadeleri kullandı:

"Sayın Kılıçdaroğlu'nun, tamamen gündemi değiştirme çabasıyla yaptığı ve gerçekle hiçbir ilişkisi olmayan açıklaması, devletimize ve güvenlik güçlerimizle ortaya konulan tüm mücadeleye iftiradır, bühtandır. Aynı zamanda devletimizi zafiyete uğratmaya da matuftur. Sistemimizin önemli kurumlarından birisi olan Ana Muhalefet Partisi'nin Genel Başkanlığı sorumluluğu ile de asla bağdaşmamaktadır.

''SUÇ DUYURUSU KARŞISINDA ATILACAK TÜM ADIMLARA HAZIRIZ''

İstihbarat birimlerimiz yılda 4 ayrı birim tarafından en az 4 kez denetlenmektedir. Sayın Kılıçdaroğlu'nun, kendisinin ve ailesinin dinlendiği ya da takip edildiği yönünde bir şüphesi var ise, adresi basın yayın organları değil Cumhuriyet Başsavcılıkları olmalıdır. Savcılara yapılacak suç duyurusu karşısında atılacak tüm adımlara hazırız.

''SUÇ DUYURUSUNDA BULUNMAYA DAVET EDİYORUZ''

Sayın Kemal Kılıçdaroğlu'nun, devletin, güvenlik güçlerimizin ve özellikle başarılı operasyonlara imza atan istihbarat birimlerimizin güvenini zedelemeye ve itibarını sarsmaya yönelik bu hayal ürünü açıklamalarını kınıyor, kendisini gerçek dışı iddiaları ile ilgili Cumhuriyet Başsavcılıklarına suç duyurusunda bulunmaya davet ediyoruz.

KILIÇDAROĞLU NE SÖYLEMİŞTİ?

T24'te Murat Sabuncu'nun sorularını yanıtlayan CHP lideri, Çakıcı'nın mektubu sonrası Türkiye Gazetesi Yazarı Fuat Uğur'un yazısındaki 'FETÖ merkezli suikast' senaryosuyla ilgili soru üzerine şöyle konuşmuştu:

"Ne söyleyebilirim. Sonuçta, gittiğim yerler belli. Kaldığım ev belli. Gezdiğim yerler belli. Konuştuğum kişiler belli. Zaten benim, eşimin, çocuklarımın telefonlarının dinlendiğini gayet iyi biliyorum.

Takip edildiğimi de gayet iyi biliyorum. Korumalarım gelinden gelen çabayı gösteriyorlar. Ciddi bir tehdit var tabii. Benden rahatsız olan ciddi bir kesim var. İktidar kanadı da bundan rahatsız.

Hele hele şunu asla kabul etmiyorum. Ülkeyi yöneten birisi veya ona destek veren bir siyasal parti, çıkarı ya da tehdidi yeraltı dünyasından sağlayarak biz susturabiliriz arayışına giriyorsa orada demokrasi bitmiştir, insan hakları bitmiştir, orada otoriret rejim daha da otoriter bir sürecin içine girmiştir anlamına gelir.

Aksi bir şey duymak istemiyorum, söyleyeni de susturacağız, yeraltı dünyasını harekete geçireceğiz, onlar susturacaklar.''