Koronavirüs tedavisi görürken kanseri olduğu anlaşıldı
İzmir'de koronaya yakalanan ancak bu sırada akciğer kanseri olduğu anlaşılan Mithat Arıkan (56) Kent Hastanesi’nde gerçekleştirilen tedavisinin ardından sağlığına kavuştu.
Bir mucize yaşadığını söyleyen Arıkan, “Hayatımı ölümcül korona hastalığına borçluyum” dedi. Prof. Dr. Kutsal Turhan ise “koronavirüs sürecine başladığımız ilk seansta hem kanser teşhisini koyduk hem de tedaviyi tamamladık” diye konuştu.
Mithat Arıkan'ın annesi Müşerref Arıkan (92), geçen aralık ayında ateşlenince zatürre tanısıyla hastaneye yatırıldı. Tedavisine başlanan anne Arıkan'a, yaklaşık 2 hafta sonra koronavirüs teşhisi kondu. Anne Arıkan, kurtarılamadı ve geçen 22 Aralık'ta hayatını kaybetti. Bunun üzerine emaekli bankacı ve bir çocuk babası olan Mithat Arıkan, annesinin koronadan vefatının ardından karantinaya alındı. Bu sırada, soluk alıp vermede sıkıntı yaşamaya başladı. Mithat Arıkan’ın yapılan koronavirüs testi pozitif çıktı. Nefes darlığı şikayetinin artması üzerine İzmir Kent Hastanesi'ne başvurdu ve ardından da tedaviye başlandı. Arıkan’ın, kontrol için çekilen akciğer tomografisinde ise şüpheli nodül gören İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Hümeyra Amuca, Göğüs Hastalıkları Uzmanı Jülide Çeldir Emre'ye yönlendirdi. Tetkiklerde akciğer kanseri lehine şüpheler artarken, enfeksiyon nedeniyle biyopsisi yapılamadı. Bunun üzerine Mithat Arıkan, göğüs Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Kutsal Turhan'a yönlendirildi. Geçen 2 Şubat'ta Arıkan ameliyata alındı ve kanserli lop çıkarıldı.
Hayatı bir tesadüfle kurtulan olay hakkında Kent Hastanesi Göğüs
Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Kutsal, şöyle konuştu:
"Akciğer kanserinin tehlikeli olmasının nedeni, çoğu zaman geç
dönemlere kadar belirti vermeden ilerlemesi ve ileri evrede teşhis
konulduğu için uygulanan tedavilerin yeterince başarılı
olmamasıdır. Özellikle 50 yaş üzerinde olan ve sigara içen
kişilere, yılda 1 kez düşük doz bilgisayarlı akciğer tomografisi
çektirmelerini veya en azından her yıl düzenli akciğer röntgeni
çektirmelerini öneriyoruz. Hastamızda olduğu gibi bazı durumlarda
da akciğer kanserini tamamen tesadüf eseri çok erken dönemde
yakalayıp tedavi etme şansımız oluyor. Bazen bir trafik kazası,
bazen işe girişte istenen akciğer grafisi, bazen de bu hastamızda
olduğu gibi. Başka bir hastalık şüphesiyle çekilen akciğer
grafisinde hiçbir belirti vermeyen, erken evrede akciğer
tümörleri tesadüfen görebiliyoruz. Böyle hastalarda cerrahi ile hem
aynı seansta hastaya teşhis koymuş hem de hastalıklı akciğer
parçasını çıkararak iyileşme sağlayabiliyoruz. Bu tip
hastalarımızın, çoğunluğunu kapalı ameliyat yöntemiyle tedavi
edebilmekteyiz. Nodülün yerleşimi nedeniyle kapalı yöntemin uygun
olmadığı hastalar için ise kapalı yönteme çok benzer şekilde, küçük
bir kesi yaparak, kasları kesmeden tedavi edebiliyoruz. Bu hastamız
da geçirdiği koronavirüs nedeniyle çektirdiği akciğer
tomografisinde 1.5 cm çaplı kuşkulu bir nodül saptandı. Aynı
seansta, hem teşhis koymuş hem de kanserli lobu alarak hastamızı
tedavi ettik. Patoloji sonucunda hastamızın en erken evrede
olduğunun tespiti bizi sevindirdi. Böylece cerrahi sonrası ek
tedaviye gerek kalmadan sağlığına kavuştu. Hastamızı, sadece takip
için 3 ayda bir davet edeceğiz."
‘ANNEMİ KORONADAN KAYBETTİM’
Mithat Arıkan ise annesini kaybettiği koronavirüse ailesinin diğer
bireylerinin de yakalandığını belirtti. Arıkan, "Biz hastalığı
ayakta geçirdik. Ancak annemin ölümünden 1-2 gün önce göğsüm
sıkışmaya başlamıştı. Nefes alıp vermemde güçlük yaşıyordum. İlaç
tedavisi başladı. Kontroller sırasında da akciğerimde şüpheli tümör
görüldü. Şansım varmış. Adeta bir mucize yaşıyorum. Bir yerde
hayatımı, ölümcül koronaya borçluyum. Tesadüfen hayatım kurtuldu.
Bu da hekimlerimin dikkati ve başarılı bir ameliyatla mümkün oldu"
dedi.