Süleyman Özışık yazdı! Bu nasıl kumpas söyler misiniz?
Türkiye Gazetesi yazarı ve Nethaber Genel Müdürü Süleyman Özışık Didim Belediye Başkanı Ahmet Deniz Atabay'ın tecavüz olayıyla ilgili araştırma yapmak için gittiği Didim'de hakkındaki ortaya atılan suçlamalara bugünkü köşesinden cevap verdi..
Türkiye'de yeni bir moda türedi. Ne halt karıştırdığın hiç mi
hiç önemli değil. Hırsızlığın, yolsuzluğun, arsızlığın,
namussuzluğun medyaya konu oldu mu? Ekran karşısına
geçiyor, "Rant çetesi bize kumpas kurdu. Atatürk'ün yolundan
dönmeyiz" diyorsun ve şıp diye kurtuluyorsun.
Bakınız, haftalardır Didim Belediye Başkanı'nı yazıyor,
konuşuyoruz. Olayın vahametine bakar mısınız?..
Herif, kendisinden iş istemeye gelen bir çocuk annesi kadına başkan
yardımcıları ve meclis üyeleriyle birlikte topluca tecavüz ediyor.
Yetmiyor, aynı ortamda bulunan diğer başkan yardımcısı kadın ile
toplu seks yapıyor. O da yetmiyor, bu kez erkek şoförüyle cinsel
münasebete giriyor.
Bunları yaparken, iğrençliğini görüntülü kayda aldırıyor, kameraya
dönüp, "Beni kadraja alıyorsun değil mi?" diye
soruyor.
Devam ediyorum.
Birlikte olduğu sevgilisinin heykelini Didim'in meydanına dikiyor.
Hatta bu da yetmiyor, "Balık heykeli" diye kendi cinsel
organını şehrin göbeğine dikiyor.
Tüm bu haysiyetsizlikler medyaya belgeleriyle, görüntüleriyle
yansıyınca hiç istifini bozmadan ekran karşısına geçip, "Rant
çetesi bana kumpas kurdu" diyor ve görevine devam
ediyor...
Geçtiğimiz hafta "Bahsi edilen bu rant çetesi
kimmiş?" diye merak edip Didim'e gittim. Rantçı olduğu iddia
edilen otel sahipleriyle görüştüm. Kumpas kurmakla suçlanan
kişilerle görüntülü video çekimi yaptım. Didim'e geldiğimi, hangi
otelde kaldığımı, kimlerle görüştüğümü tek tek video görüntülerle
anlattım.
Döndüm arkamı İstanbul'a geldim.
Konuyu açık açık yazıp gazeteye gönderdim, görüşmelerimi bir video
hâlinde sosyal medyada yayınladım. Aradan iki gün geçti, bir
de baktım ki medyaya düşmüşüm.
Rant çetesi olmakla suçlanan kişilerden birinin otelinden çıkarken
çekilmiş bir fotoğraflarımı alıp, "Şok şok! Özışık, Başkan
Ahmet Deniz Atabay'a kumpası bu otelde kurmuş. İşte
görüntüler" diye yayınladılar. Sonra rantçılıkla suçlanan bir
başka vatandaşla yaptığım görüntülü videomu sosyal medya sayfamdan
alıp, "İşte o gizli görüşme, işte kumpasın belgesi" diye
yayınladılar.
Ve ne oldu biliyor musunuz?
Binlerce bıngıldak akıllı haysiyetsiz, Başkan Ahmet Deniz Atabay'ın
toplu tecavüzünü, başkan yardımcısı kadınla yaşadığı toplu seksi,
şoförüyle yaşadığı erkek erkeğe iğrenç ilişkiyi es geçip "Vay
be kumpasa gel" diyerek bana saldırdı iyi mi!..
Günlerdir, "Bu toplu tecavüz olayı 4 yıl önce olmuş. Kumpası
ben kurduysam dört yıl niye bekledim?" diye soruyorum, tık
yok.
Kaldı ki bu nasıl kumpas?
Yardımcılarıyla birlikte toplu tecavüzde bulunan başkan... Bu
toplu tecavüzleri tehdit yoluyla iki ay boyunca devam ettiren
başkan... Tecavüzü ve diğer ahlaksız ilişkileri kendi cep telefonu
kamerasıyla kayıt altına aldıran başkan... "Beni kadraja
alıyor musun?" diye soran başkan... Tecavüz ve toplu seks
görüntülerini zevk için bilgisayarına indiren başkan... Sonra
görüntüleri sildirmeyi unutup bilgisayarını tamirciye göndererek
kendini ele veren başkan...
Savcılıkta, kamera kayıtları sorulunca, "Oradaki arkadaşlar
çekti. Sanırım yaşadıklarımızı ölümsüzleştirmek
istemişler" diyen başkan. "O kadını öpen benim,
görüntülerdeki benim ama bu kadın tecavüze uğrayan kadın değil,
başka bir kadın" diyen de başkan.
Ama kumpası kuran ben oluyorum öyle mi?!.
Hadi bu rezilliği savunan CHP tayfasını es geçelim. Ya peki bizim
mahallede bulunan, sözde hak davasını savunan dindar görünümlü
dilli şeytanlara ne diyelim?
Biri, rezilliği ortaya çıkaran Mehmet Özışık'a
saldırıp, "Kumpasçı gözaltına alındı" diyerek yalan
manşetler atıyor. Diğeri; tecavüzü, toplu seksi, yolsuzluğu es
geçip, "Ben bu Özışık kardeşleri sevmiyorum" diyor. Bir
diğeri, "Bakın sokakta otel sahibine sarılmış" diye
yazıyor.
Sokak ortasında vedalaşırken otel sahibinin beni sarılarak
uğurlaması skandal oluyor. Ama başkanın iki ay boyunca toplu
tecavüz suçu işlemesi sıradan bir olay olmuş oluyor bu
haysiyetsizlere göre...
Yazı fazla uzamasın.
Şu Adnan Menderes Üniversitesi rektörüne de kısaca değinip konuyu
kapatayım... Bildiğiniz üzere üniversitede iki öğretim görevlisinin
erkek erkeğe cinsel ilişkisi, yine kendi çektirdikleri görüntüler
sayesinde ortaya çıktı. Ve bu haber konusu oldu haklı
olarak.
Rektör önceki gün ekran karşısına geçip tıpkı Didim Belediye
Başkanı gibi, "Tetikçiler bana kumpas kurdu, iftira
attı" savunmasına sağındı. Ben de rektöre buradan üç soru
sormak isterim müsaadenizle...
Sayın Rektör...
1- Bölgende bulunan namus ve şeref sahibi bir okul
müdürüne "Öğrencisine tecavüz etti, tacizcidir" diye
iftira attın mı? İftira mektubunu postaneye isimsiz ihbar olarak
verirken suçüstü görüntülendin mi? Mahkemeye düşünce, "Evet
iftira attığımı kabul ediyorum. Mahkemenin cezamı ertelemesini
talep ediyorum" dedin mi demedin mi?
2- İftira yöntemiyle bir aileyi darmadağın etmeye çalışan
birinin, bir üniversitenin başında, gelecek nesilleri
yetiştirmesini etik ve ahlaki buluyor musun?
3- Başında bulunduğun üniversitede kamera kaydına aldırdığın
başka kan dondurucu olaylar var mı yok mu?..
Üniversitende kim kiminle ne iğrenç ilişkiler yaşamış ben onunla
ilgilenmiyor, sadece bu sorulara cevap istiyorum.
Cevap verme durumuna göre ortaya belgelerimi koyacağım.
Buyur, cevap hakkı senindir!