Vatandaşın yüzde 75'i sosyal medyadan rahatsız
Areda Survey’in anketi, algı operasyonları ve linç haberleri ile adeta teröre dönüşen sosyal medya konusunda Türkiye’nin yüzde 91’inin rahatsız olduğunu ortaya koydu.
Areda Survey, algı operasyonları ve linç haberleri ile gündeme gelen sosyal medya konusunda halkın nabzını yokladı. 11-12 Temmuz 2020 tarihleri arasında yapılan ve 3 bin 98 kişi katıldığı “Sosyal Medya Düzenlemesi Algı Araştırması” ilginç sonuçlar ortaya koydu. Yapılan araştırmaya göre Türkiye’de sosyal medya en çok gündemi takip edebilmek için kullanıyor. “Sosyal medyayı en çok hangi amaçla kullanıyorsunuz?” sorusuna katılımcıların yüzde 82,2’si “gündemi takip etmek” için kullandığını söyledi. Yüzde 9,2’lik kesim “paylaşımlarda bulunmak (fotoğraf, video vs. yüklemek)” yanıtını verirken, katılımcıların yüzde 4’ü “arkadaşlarımı takip etmek” için, yüzde 0,9’u “yeni arkadaşlar bulmak” için kullandığını söyledi.
İstihbarat şüphesi
“Sosyal medyayı nasıl bir tehdit olarak görüyorsunuz?” sorusuna
katılımcıların yüzde 26,4’ü sosyal medyayı “aile müessesesine zarar
veren” bir tehdit olarak gördüklerini söyledi. Yüzde 23,1’i “nefret
söylemi barındıran”, yüzde 22,5’i “gençlere zarar veren”, yüzde
15,2’si “milli güvenliği tehlikeye atan”, yüzde 5’i ise “çocuk
istismarına yol açan” tehdit seçeneklerini işaretledi. Son olarak
“sosyal ağlarda Türkiye'ye yönelik siyasi, askeri ve istihbari
operasyonların yapıldığını düşünüyor musunuz?” sorusuna ise yüzde
64,6’lık kesim “evet”, kalanlar ise “hayır” yanıtını verdi.
Düzenlemeden haberdarız
Ankete katılanların yüzde 69,5’lik kesimi, sosyal medya
düzenlemesinden haberdar olduğunu belirtirken, yüzde 13’ü ise bu
düzenlemeyle ilgili bilgi sahibi olmadığını ifade etti. “Türkiye'de
sosyal ağlara temsilci bulundurma zorunluluğu getirilmeli mi?”
sorusuna vatandaşın yüzde 70,5’i “evet, getirilmeli” dedi. Sosyal
medyada yer alan zararlı içeriklerin 24 saat içerisinde ortadan
kaldırılması, aksi takdirde para cezası verilmesi uygulamasına
geçilmesi ile ilgili soruya da yüzde 70,7’lik oranda “evet” yanıtı
geldi.
“Irk, din, cinsiyet veya engellilik konularında nefret söylemi barındıran içeriklerin 24 saat içerisinde, çocuk istismarı ve terör propagandası barındıran içeriklerin ise bir saat içerisinde yayından kaldırılması ve benzeri uygulamalara geçilmeli mi?” sorusuna yüzde 90,2 oranda “evet” cevabı geldi. “Sosyal ağlarda sahte hesaplar açılmasını engelleyen bir düzenleme hayata geçirilmeli mi?” sorusuna yüzde 91,1 oranda “evet” karşılığı verildi. Katılımcıların yüzde 8,9’u ise “hayır” yanıtını verdi.
Yasal düzenleme şart
“Sosyal medya şirketlerinin Türk vatandaşlarıyla ilgili verilerin
bulunduğu sunucuları Türkiye’de tutmaları zorunlu hale getirilmeli
mi?” sorusuna yüzde 78,3 oranda evet yanıtı verilirken, yüzde
21,7’lik kesim de “zorunlu olmasın” dedi. Araştırmada halkın yüzde
75,3’ü sosyal medyanın yalan, iftira, hakaret özel hayatın
dokunulmazlığı, kişisel verilerinin ifşasına yol açtığını
düşündüğünü açıkladı. Yüzde 79,3’lük kesim, sosyal medyada kişisel
hakların ihlali ve özel hayatın gizliliği kapsamındaki içeriklere
yönelik engelleme getirilmeli şeklinde yanıt verdi. Halkın yüzde
75,4’ü ise Türkiye’de yalan, iftira, hakaret, özel hayatın
dokunulmazlığı, kişisel verilerinin korunmasına yönelik bir sosyal
medya düzenlemesine ihtiyaç olduğunu söyledi.