Hani yeni sistem tek adam rejimiydi? ‘Koca’ bakanı da mı görmüyorsunuz?

Koronavirüs salgınının Türkiye’ye sıçrama ihtimalinin doğduğu andan vaka sayısının çift haneli rakamlara ulaştığı bugüne kadar süreci büyük titizlikle yönetti Fahrettin Koca. Sadece işini en iyi şekilde yapmakla kalmadı o kadar net konuştu, o kadar somut ifadelerle halkı bilgilendirdi ki çok şükür fitne kafasını dahi çıkaracak boşluk bulamadı.

Muhammet Affan Polat muhammetaffan@nethaber.com

Siyaset konuşmayı unutacağım aklımın ucundan dahi geçmezdi fakat son günlerde bütün sohbet konuları o kadar ‘koronavirüs’ oldu ki politik gündemi tartışmaya doğal olarak zaman bile bulamadık.

Gelin yoğun koronavirüs gündemi çerçevesinden politik gündemin tartışmalarına da bir göz atalım...

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’yı takip ediyorsunuz değil mi?

Süreci ne kadar profesyonel yönetiyor…

Böylesi dönemlerde ilk kural krizin panik haline dönüşmesini engellemektir. Bakan Koca da aynen öyle yapıyor.

Koronavirüs salgınının Türkiye’ye sıçrama ihtimalinin doğduğu andan vaka sayısının çift haneli rakamlara ulaştığı bugüne kadar süreci büyük titizlikle yönetti Fahrettin Koca.

Sadece işini en iyi şekilde yapmakla kalmadı o kadar net konuştu, o kadar somut ifadelerle halkı bilgilendirdi ki çok şükür fitne kafasını dahi çıkaracak boşluk bulamadı.

Kötü haberleri bile o kadar soğukkanlı bir tavırla açıkladı ki hepimiz içimizden ‘’Başımızda halkı için böyle fedakârca çalışan bakanlar oldukça bunu da atlatırız Allah’ın izniyle’’ dedik.

Bilmiyorum fark ettiniz mi fakat Fahrettin Koca’nın yorgunluğu son yaptığı basın açıklamalarında adeta gözlerinden belli oluyordu.

İşi hiç kolay değil...

Millet için sanki kendi çocuğunu korurmuşçasına samimiyet ve gayretle dünyayı dize getiren bir virüsün güzel memleketimizde yayılmasını engellemeye çalışıyor.

Elâzığ depremini hatırlayın…

Oraya ilk giden bakanlardan biri de yine Sağlık Bakanı Fahrettin Koca olmuştu. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ve Çevre Şehircilik Bakanı Murat Kurum ile gecelere kadar sokakta bekleyip vatandaşın derdiyle birebir ilgilenmişlerdi.

Tüm bu yaşananlar bana Cumhurbaşkanlığı Hükumet Sistemi için referandum yapıldığı dönemde muhalefet tarafından ağızdan ağıza çiklet gibi gezdirilen bazı ithamları hatırlattı.

O dönem başta Kemal Kılıçdaroğlu ve CHP yönetimi olmak üzere ‘Hayır’ bloğunu oluşturan tüm kesimler ‘’Bakan diye bir şey kalmayacak! Her şeyi tek adam yönetecek! Bir insan bütün bakanların yaptığı işi yapabilir mi?’’ gibisinden cümleler kuruyordu.

Bugün bakıyorum onlar bile Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’yı çabalarından dolayı tebrik ediyorlar.

Bu tutumlarını takdir edilecek bir davranış olarak değerlendirmekle birlikte sormadan da edemiyorum:

Hani yeni sistem kabul edilirse ‘bakan’ diye bir şey kalmayacaktı?

Hani bütün bakanlıkları tek bir kişi yapacaktı?

Hani Cumhurbaşkanlığı Hükumet Sistemi bir tek adam rejimiydi?

Madem bu sistem tek adam rejimiydi, niçin o vakit Fahrettin Koca’yı tebrik ettiniz?

Gidip ‘tek adam’ koltuğunda oturduğunu iddia ettiğiniz Cumhurbaşkanını tebrik etmeniz gerekmez miydi?

Zira size göre bütün işleri o yapacak hatta yapamayıp eline yüzüne bulaştıracaktı öyle değil mi?

O halde niçin olmayacağını iddia ettiğiniz bir bakana, hizmetlerinden dolayı teşekkür ettiniz?

Çünkü siz de biliyordunuz bu sistemin ‘tek adam’ sistemi olmadığını. Çünkü siz de biliyordunuz bu sistemin liyakate aykırılık taşımadığını. Çünkü siz de biliyordunuz bu sistemin tüm bakanlara çok daha rahat ve nitelikli çalışma imkânı sağladığını…

İnsan gözüyle görünmeyen bir virüs bile sizin yalanlarınızı bir çırpıda ortaya çıkarıverdi…

Allah’ın izni ve Sağlık Bakanı Fahrettin Koca gibi yetkililerin gayretiyle memleketimize yuva yapmaya çalışan koronavirüsle baş ederiz etmesine de sizin ağzınıza yuva yapan yalanların yayılmasıyla kim baş edecek onu bilmiyoruz…

Zira koronavirüs aşısının bir yıl içerisinde hazırlanabileceğini söyleyen tıp dünyası ‘mitomani’ tedavisini hala bulabilmiş değil…