HDP'den de davetiye beklemiş miydiniz?

Bakanların bile özel davetle çağrılmadığı bir toplantıya gitmek için davetiye bekliyorsanız bu iktidarın partici davrandığını değil sizin kocaman bir ego taşıdığınız gösterir.

Muhammet Affan Polat muhammetaffan@nethaber.com

Seçimden önce medya mağdur etti. Seçim akşamı ajanslar mağdur etti. Seçimden sonra iktidar mağdur etti. Yetmedi ekmeğiyle oynadığı emekçi belediye çalışanları mağdur etti...

Bitti mi? Bitmedi!

Birkaç gün önce belediyeye torpille adam aldırmak isteyen kendi partisi CHP mağdur etti. Son olarak depremin ardından yapılan toplantıya kendisini çağırmadığını iddia ettiği İstanbul Valiliği mağdur etti.

Gören de İBB başkanı değil, Mağdurköy'ün muhtarı zanneder...

Açık konuşayım!

Mağduriyet falan hikâye. Ekrem Bey bütün gençlik enerjisini İstanbul’a değil yalan söylemeye adamış.

‘Nereden çıkarıyorsun bunu?’ diyeceksiniz.

Hemen anlatayım...

Sayın başkan, depremden sonra yapılan ikinci toplantıya kendisinin davet edilmediğini bu sebeple oraya gitmediğini iddia ediyor.

Valilik açıklama yaptı. Bir önceki gün Ekrem Bey’in de katıldığı toplantıda yarın bir kez daha toplantı yapılacağını bütün katılımcılara bizzat cumhurbaşkanı yardımcısı Fuat Oktay’ın tebliğ ettiğini söyledi.

Hatta yetinmeyip ikinci gün yapılan toplantıya Ekrem Bey’in genel sekreteri başta olmak üzere birçok İBB yetkilisinin katıldığını da söyledi.

Tabi ben ‘Ekrem Bey! Madem siz davet almadınız o halde genel sekreterinizi oraya kim gönderdi?’ demekle yetinmeyeceğim…

Beni davet etmediler diye mağdur edebiyatı yapan Ekrem İmamoğlu’na sormak istiyorum.

Deprem gibi bir afet durumunda bile yapılan toplantıya sizi çağırmayarak küçük siyasi oyunlara başvurduğunu iddia ettiğiniz insanlar, şundan birkaç gün önce sizi ve diğer CHP’li belediye başkanlarını külliyede misafir etmedi mi?

Bakanları önünüze dizip, bütün taleplerinizi söyleyin yardımcı olacağız demediler mi?

Cumhurbaşkanı bizzat sizlere, milletimize beraber hizmet edeceğiz demedi mi?

Dedi!

Bu vesileyle millete hizmet uğrunda partcilik yapmayacağını herkese gösteren insanlara, deprem anında dahi siyaset yapıyorlar demeniz hiç inandırıcı değil.

Bakanların bile özel davetle çağrılmadığı bir toplantıya gitmek için davetiye bekliyorsanız bu, iktidarın partici davrandığını değil sizin kocaman bir ego taşıdığınız gösterir.

Hatırlatayım, cennet mahallesinin düğün salonunu değil İstanbul'un belediyesini yönetiyorsunuz.

Kusura bakmayın ama kimsenin deprem telaşı içinde size çiçekli böcekli davetiye bastırmaya zamanı yoktur, olamaz!

Biraz ciddiyet lütfen.

Hem bir de...

Bilsem ki davet edilmediğiniz hiçbir yere gitmiyorsunuz yine inanacağım şu söylediklerinize.

Siz değil miydiniz tatilden gelir gelmez daha soluklanmadan, kayyumla görevden alınan teröristlere teselli ziyareti yapan?

Onlar davet etti de mi gittiniz?

Cevabınız hayır ise…

Madem bir yere gitmek için davetiye beklemiyordunuz o halde devletin ta kendisinden niçin davetiye beklediniz?

Cevabınız evet ise…

HDP sizi niçin destek talebiyle yanına davet ediyor?

Hani siz HDP ile ittifak falan kurmamıştınız...

Yoksa ittifakın bedelini mi ödediniz?

Bence yalan çukurunun dibine düştünüz. Gelin milyonlarca insanın aklıyla dalga geçmeyi bırakın. 

Her ne kadar özür dileyen gazetecilere 'zavallılar' desenizde, özür dilemek bir erdemdir.

Özür dileyin ve yalan söylediğinizi kabul edin. Saklayacak bir şey kalmadı. Hakikat ayan beyan ortada.

HDP'nin başı sıkışınca tıpış tıpış gidiyorsunuz, milletin başı sıkışınca ya tatilde yakalanıyorsunuz yahut davetiye bekliyorsunuz...

Yalan mı?