GÜNDEM

Ünlü jinekoloğa hastalarına cinsel saldırıdan hapis

İki kadın hastasına özel muayenehanesinde cinsel saldırıda bulunduğu iddiasıyla tutuklanan jinekolog Prof. Dr. F.S'nin yargılandığı davada karar çıktı.

İstanbul 4. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen Jinekolog  Prof. Dr. F.S.'in iki hastasına cinsel saldırıda bulunduğu gerekçesi ile yargılandığı dava bugün görüldü. Davada üçüncü celseye, tutuklu sanık F.S. getirildi.

Davanın mağdur kadınları R.T. ve A.D. de ile taraf avukatları da hazır bulundu. Duruşmada, mütalaasını bildiren savcı, sanığın kendisine tedavi amacıyla gelen kadınları cinsel yönden uyarıp sıvı alması ve bu sıvı üzerinde test yapması gerektiği yönündeki sözlerle kandırarak cinsel organlarına parmak sokmak suretiyle 'nitelikli cinsel saldırı' suçunu işlediğinin sabit olduğunu belirterek cezalandırılmalarını talep etti.

Savcının mütalaası üzerine savunması sorulan sanık F.S. ise, "45 yıllık meslek hayatımda ilk kez bu kadar onur kırıcı bir durumdayım. Tutuklu kaldığım süre içinde vicdanımı sorguladım ancak asla kul hakkına girmedim. Yaşım 70'e yaklaşırken ruhsal, bedensel ve akıl sağlığımı kaybetmek üzereyim. Jinekolojik muayene her zaman farklıdır. Her hasta genital bölgesini açar. Bazen yanlış yorumlamalar olabilir. Şikayetçilerin beyanından öte kesin ve inandırıcı deliller bulunmamaktadır. Ben yemin ediyorum ki cinsel dürtü ile yaklaşmadım. Beraatimi aksi görüşteyseniz tahliyemi talep ediyorum" dedi. Sanık F.S., son sözünde de, "Aklımdan intiharlar geçiyor. Ben kul hakkı almadım. Vereceğiniz cezadan önce tahliyemi talep ediyorum" dedi.

28 YIL HAPİS CEZASI İSTENDİ

Mahkeme heyeti, 'özel hayatın gizliliği' suçundan sanık F.S.'nin beraatine hükmetti. Heyet, sanık F.S.'nin 'nitelikli cinsel saldırı' suçunu işlediğinin sabit olduğu vicdani kanısına varıldığı gerekçesiyle TCK'nin 102/2. maddesi uyarınca suçun işleniş şekli, sanığın hekime güvenerek teşhis ve tedavi için kendisine müracaat eden mağdurun bu güvenini kötüye kullanması ve mesleğinin sağladığı imkan ve yetkileri kötüye kullanarak bu suçu işlediği hususlarını dikkate alarak alt sınırdan uzaklaşarak karar verdi. Heyet, sanığa önce iki kadın için ayrı ayrı 14'er yıl hapis cezası olmak üzere toplam 28 yıl hapis cezasına çarptırdı. Sanığın eylemden sonra ve yargılama sürecindeki davranışlarını dikkate alan heyet takdiri indirim yaparak her iki kadına yönelik eylemi 11 yıl 8'er ay olmak üzere toplamda 23 yıl 4 ay hapis cezasına indirdi. Sanığın tutukluluk halinin de devamına karar verildi. Heyet, ilk celse verilen yayın yasağı kararını da kaldırdı.

Mahkeme ayrıca herhangi bir adli işlem yapılmadığı anlaşılan, 6 Mayıs 1998 tarihinde S.E. isimli hastasına yönelik eylemi ile 2007 tarihinde Ç.K.'ye yönelik eylemleri yönünden gereğinin takdiri için İstanbul Cumhuriyet Savcılığına suç duyurusu yazılmasını da hükme bağladı.

İDDİANAMEDE NELER VAR?

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, F.S.'nin tedavi için muayenehanesine gelen ve muayene sırasında beden ve ruh bakımından kendilerini savunamayacak durumda olan iki kadını, nüfuzu kötüye kullanarak cinsel saldırıda bulunduğu ileri sürülmüştü.

Yorumlar
Günün Manşetleri