Terör örgütü PKK'dan 'Kızılay' istismarı!

Terör örgütü PKK/KCK, 1978'den itibaren eleman temin etme, kamuoyu oluşturma, maddi ve lojistik destek sağlama gibi konularda menfaatler sağladığı Avrupa'da, faaliyetlerini legal dernekler bünyesinde kamufle etmeyi amaçladı.

Bu kapsamda, terör örgütü PKK/KCK'nın sözde 3'üncü Kongresi'nde alınan kararlar doğrultusunda örgüt içerisinde faaliyet yürütenlere ve ölen örgüt mensuplarının geride kalanlarına yardım etme, örgüte finans sağlama amacıyla Almanya'da sözde "Şehit ve Tutuklu Aileleriyle Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği" (HEV-KOM) adı altında organizasyon oluşturuldu.

PKK'nın İngiltere, Fransa ve Almanya'da terör örgütü listesine alınmasının ardından bu organizasyon, PKK/KCK'dan bağımsız bir kuruluş olduğunu göstermek ve Hükümet Dışı Kuruluş (NGO) sıfatı kazanabilmek amacıyla 15 Mart 1993'te Almanya'nın Bochum kentinde sözde "Kürt Kızılayı (Heyva Sor a Kurdistane)" olarak ismini değiştirdi ve 2005 yılının Nisan ayında vakıf statüsü aldı. HEV-KOM faaliyetlerini halen Almanya Düsseldorf merkezli sürdürüyor.

MERKEZİ

Suriye'nin Amuda kentinde "Heyva Sor a Kurdistane" vakfı bünyesinde faaliyet gösteren bir grup doktor ve sağlıkçı tarafından 12 Aralık 2012'de "Heyva Sor a Kurd" kuruldu.

Terör örgütü adına Almanya merkezli faaliyet gösteren sözde Kürt Kızılayı, kırsal alanda silahlı faaliyet gösteren, yaralanan örgüt mensupları ile öldürülenler ile cezaevindeki örgüt mensuplarının ailelerine para gönderiyor ve bölücü örgüte finans temin ediyor. Sosyal medya ve örgüte müzahir basın yayın kuruluşlarındaki ilan/duyurularla destekleniyor ve böylece yasal görünüm kazanmaya çalışıyor.

TALİMAT TERÖR ÖRGÜTÜ PKK'DAN GELDİ

Terör örgütü PKK'nın farklı isimlerle oluşturduğu yan kuruluşlardan "Heyva Sor" aracılığıyla finansman ihtiyacını yardım, bağış adı altında Almanya'da yaşayan Kürtlerden temin ettiği, oluşumun, örgütün yan kuruluşu gibi hareket ederek hem kara para akladığı, hem de toplanan paraları örgütün Irak'ın kuzeyindeki kamplarına aktardığı, yaralanan örgüt kadrolarını da tedavi amacıyla yasa dışı yollardan Avrupa'ya getirdiği ve tüm bunların PKK yönetiminin talimatıyla yapıldığının bilindiği ortaya çıktı.