Çünkü biz, vergilerimizle besliyorduk devleti.!

Türkiye'deki araç sayısı : 24 milyon adet.

Ortalama bu araçlar için yurt dışına ödenen para : 15 bin $ (asgari ortalama)

24 Milyon x 15 Bin $ = 360 Milyar $

Bunların yan sanayine ödenen para :

24 Milyon x Bin $ = 24 Milyar $

360 + 24 = 384 Milyar $

Bu parayı yurt dışına verdik.

( Yurt dışına yakıt için verdiğimizi hesaplamıyorum bile)

Devletten aldık, yurt dışına verdik.

Ama aracı alırken "devlete çok vergi verdik"dedik!

Ödediğimiz, o çok vergiyi maaş olarak 1 ayda geri verdi devlet.

Nasıl mı ?

Devletten maaş alan 20 Milyon ( kamu çalışanı ve emekli ) vatandaş var.

Ortalama her bir vatandaşın devlete maliyeti (maaş, sgk, tazminat)  Bin $ (asgari)

Aylık : 20 Milyon x Bin $ = 20 Milyar $

Senelik : 240 Milyar $

Biz bunun için devlete ne katmadeğer kazandırdık?

"Sıfır" TL

Hükümetler yıllardır üretim yapın, ihracat yapın diye bas bas bağırdı. Her türlü yardımı ve teşviği verdi.

Biz ise üretilen malı; yurt dışına satmaktansa, devlete satmayı karlı gördük!

Devlet üret, yurt dışına sat dedi.

Biz her şeyi yurt dışından aldık!

Bu söylemlerden bunaldık, sonra sabah akşam küfretmeye başladık.

Dikta yönetim var, memleketi yabancılara satıyorlar diye yaygara kopardık.

Yedik, içtik, gezdik, eğlendik, yorulduk. Dinlenirken, hükümete yine küfrettik..

Ama açız diye bağırmayı eksik etmedik her ortamda...

Sosyal medyadan da küfrü eksik etmedik, yurt dışından gelen yüzlerce dolarlık telefonlarla.

Binlerce dolarlık araçlarla akaryakıt istasyonuna gittik. Benzin fiyatına baktık yine küfrettik.

Avm'ye gittik, aracımızı park edecek yer bulamayınca sinirlenip, orada da küfrettik.

Yani biz, bizi besleyene küfür etmeyi adet haline getirdik.

Çünkü biz, vergilerimizle besliyorduk devleti!

Oysa ki devlet her şeyin farkındaydı.

Haberimiz yokmuş gibi davranıp, konu iktidardan açılınca yine küfrettik.

Sonra ; Devlete, senelik 100 $ ilave MTV vergisini çok acımasız bulduk yine küfrettik.

- Savunma Sanayii için dedi devlet.

Bize ne, Abd ve Rusya bizi savunur dedik yine küfrettik.

- Etrafımız ateş çemberi dedi devlet.

Bana dokunmayan yılan bin yaşasın deyip yine küfrettik.

- Asıl bunlar bize vuracak dedi devlet.

O zaman arayı bozmasaydın dedik yine küfrettik.

- Mülteci akını var, tampon bölge kuralım dedi hükümet

Ne işimiz var başkasının toprağında deyip yine küfrettik.

- İçeriye alıp can güvenliğini sağlayalım dedi hükümet

Bunları niye besliyoruz gidip ölsünler memleketlerinde deyip yine küfrettik.

- Bunların çoğu yaşlı kadın ve çocuk dedi devlet.

Bana ne benden rahat yaşıyorlar deyip yine küfrettik.

- Savaş sınırımıza geldi, savaşı yerinde müdahale edelim dedi hükümet.

Savaş bizim savaşımız değil ne işi var orada bizim askerimizin deyip yine küfrettik.

Ama biz çok vatanseveriz.

Her fırsatta "Ben Türkiye'yi çok seviyorum" demeyi ihmal etmeyiz...

Söz konusu cepteki paraya gelince; "Devletiniz batsın, böyle bir şey olmaz" diye feryat ederiz.

Çünkü biz memleket için dünyayı yakarız!

Ama asla cebimize dokundurmayız.

Yine küfrederiz...