Nihal Olçok'un, yakın zamana kadar ne adını duydum ne kendisini
gördüm.
Nevşin Mengü’nün sosyal medya platformunda hazırlayıp sunduğu
iktidara karşıysan gel biraz muhabbet edelim başka bir deyişle
muhalefet edelim programına katılmış…
Kendisini orada izleme fırsatı buldum.
Sizlere yemin olsun programın sadece ilk on dakikasını tam
olarak dinleyebildim. Sorular karşısındaki berrak olmayan cevapları
ve anlam veremediğim bakışları yüzünden kapattım.
Geri kalanını hızlı hızlı geçerek izledim.
Programı izlerken yanımdaki arkadaşım kendisi büyük ihtimalle
çok ağır sakinleştiriciler kullanıyor, dedi. İlk başta nereden
çıkardın bunu desem de izledikçe haklılık payı verdim.
Kısaca izlenimlerimden bahsedip bu meseleyi noktalayalım.
Kendisinin sağlıklı bir kafayla konuştuğunu düşünmüyorum.
Hatta doğru dürüst konuştuğunu bile düşünmüyorum.
22 Temmuz 2018’de yayınlanan Araf’ta Sorular programına bir göz
atmanızı isterim. Oradaki konuşma üslubuna ve tarzına bakın bir de
Nevşin Mengü’nün karşısındaki duruşuna bakın, dikkatle izlemenizi
tavsiye ediyorum.
Aradaki farkın dağlar kadar olduğunu anlayacaksınız.
15 Temmuz’un kontrollü darbe olduğunu söyleyecek kadar sağlıklı
bir kafası yoktur umarım.
Aksi takdirde kendisine haysiyetsiz, onursuz, ikiyüzlü demekten
asla çekinmem.
Yalnızca ben mi yanlış düşünüyorum bilmiyorum ama sizin
evladınızı FETÖ denen adi örgüt şehit etse siz FETÖ’yü savunduğunuz
günleri TV’de ayak ayak üstüne atıp anlatır mıydınız?
Bunun cevabını bulduğumuz zaman anlayacağız derdini…
Şehit annesidir başımızın üstünde yeri
vardır.
Söylesin o sahip çıkmayacaksa ben şehitlerimizin hakkını
savunmak için her zaman hazırım.
Kendileri Davutoğlu’nun yeni kurduğu Gidecek Partisinde çok özür
dilerim.
Gelecek Partisinde aktif rol alacakmış, hayırlısı olsun.
Sonuç itibariyle ikisinin de derdi belli değil mi?
Gelecek Partisi demişken o nasıl bir amblemdir yahu…
Gelecek diyerek ne kastettiğini anladım lakin kenevire benzeyen
amblemle nereye varmak istediklerini henüz çözemedim.
Ümit ediyorum ki güzel ve manidar açıklaması vardır yoksa
Kafası ne zaman gelecek esprisinden asla
kurtulamayacaklardır.
Gerçi gidişatlarını izleyince amblem yerinde gibi duruyor.
Yılbaşı sanatçıları mevzusu
Ekrem Başkanım İstanbul’da yılbaşı konserleri için 50 Milyon TL
ayırmış…
Bir kere oturup Yasin-i Şerif okumasına kandınız şimdi oturup
Noel’i kutlayışını seyredebilirsiniz.
Başka söze lüzum yok vesselam.