Rabarba

Hem bu millet gündüz vakti kapımızı aşındıran mültecileri sofrasına misafir, gece vakti de yanı başımızda kuyumuzu kazmak isteyen yasa dışı terör örgütlerinin yuvalarını başına yıkmak için inlerine davetsiz misafir olmaya devam ettiği sürece ne uyuyan olacağız ne de uyutan.

İ.Emre Gümüş emre@nethaber.com

Gün geçmiyor ki canımızı sıkacak bir gündem bulunmasın. Gerçi Sultan Alparslan bu topraklara adım attığı günden beridir başımız esen olmamış ki bundan gayrı olsun.

Hem bu millet gündüz vakti kapımızı aşındıran mültecileri sofrasına misafir, gece vakti de yanı başımızda kuyumuzu kazmak isteyen yasa dışı terör örgütlerinin yuvalarını başına yıkmak için inlerine davetsiz misafir olmaya devam ettiği sürece ne uyuyan olacağız ne de uyutan.

Ülkece gereksiz konuları gündem etmeye bayılıyoruz.

İlk değinmek istediğim mesele Cem Yılmaz’ın onun nezdinde diğer bazı sanatçıların Barış Pınarı Harekatı ile ilgili herhangi bir açıklama yapmamaları…

Tüm içtenlik ve ciddiyetimle soruyorum.

Cem Yılmaz’ın bu konu hakkındaki düşünceleri çok mu önemli?

Velev ki Harekata karşı çıktı, savaş istemiyoruz dedi.

Ne yapacağız bütün askerlere haber yollayıp Cem Bey olumlu bulmuyor,

Hadi gelin!

Teröristler az daha dolaşsın oralarda heveslerini alınca giderler mi diyeceğiz.

Bırakın bu işleri kardeşim.

Cem Yılmaz filmine gitmeyeceğim diye twit atıyorsun.

Cem Yılmaz da biliyor bende biliyorum.

Daha film gösterime girmeden ayırttın yerini, sosyal medyada şov yapıyorsun, hem kendini kandırıyorsun hem de bizi keriz yerine koyuyorsun.

Belki içinden soruyorsundur? Yaptığı hareket yanlış değil mi diye.

Değil.

Çünkü o insanların böyle dertleri yok zorlayamazsın da, zorlayınca da böyle oluyor işte…  

Bir diğer mesela Tv Programcısı Buket Aydın’ın operasyonun yaşandığı sınıra makyaj yaparak gitmesi

Kusura bakmayın ama bu konuyu tartışmak menemenin soğanlı mı soğansız mı tartışmasından daha anlamsız geliyor.

 Benim için değerli bir harekettir.

Stüdyoda ahkâm kesip, sahada cesaretiyle iş yapanlara laf atmakla televizyoncu olunmuyor.

Bu ne perhiz be ne lahana turşusu halimiz göstermekte ki önümüzde ki günlerde bunun gibi birçok olayı yaşayacak gibi duruyoruz, başka bir derdimiz yok gibi. Her ne kadar spor camiasına yaranamasa da en şeffaf karar merci video hakem uygulaması gibi duruyor. Şaka bile olsa bu tür durumlarda video hakem devreye girse de yaptıkları iş doğru mu değil mi diye tartışmak zorunda kalmasak.

Gerçi video hakem uygulamasına ne kadar güvenilir orası da başka bir mesele.