Nethaber Mobil Uygulama
Nethaber mobil uygulamasını denediniz mi?
Nethaber mobil uygulamasını denediniz mi?
Bu sözleri haklı bulan da var yersiz bulan da...
Yazılarımı takip edenler "Sen bu konuda bir şey yazmayacak
mısın?" diye sorup duruyor. Aslında pis bir mesele
olduğu için girmeyi düşünmüyordum lakin madem bu kadar talep var, o
halde yazayım.
İzin verirseniz ben bu konuyu üç ayrı boyuttan görmek
istiyorum.
Birincisi...
Üniversitelerin etrafında Ebubekir Sofuoğlu'nun söylediği gibi
iğrenç ilişkiler yaşanmıyor mu? Belki de yaşanıyordur, şahit
olmadığım için, görmediğim için bilmiyorum.
Sofuoğlu'na yakışmayan, bu olayı genellemesidir. Yani üniversiteye
giden tüm öğrencileri töhmet altında bırakmasıdır. Bu genelleme,
bir bilim adamına yakışmaz ki Sofuoğlu'na da yakışmadı.
Kaldı ki...
Dindar insanlar, özellikle fuhuş ve zina konusundaki ilahi hükmü
bilir. Fuhuş yapan ya da fuhuşa bulaştırılan kişi bizzat itiraf
etmedikçe bu konuda 4 şahidin şahitliğine ihtiyaç duyulur. 4 şahit,
şahitlik etmedikçe birilerini fuhuş ve zina yapmakla suçlamak
iftiraya girer ki iftiranın vebali de zina kadar ağırdır.
Birileri, "Sofuoğlu doğru söylüyor" diyerek bu
vebale ortak olabilir ama benim olmaya niyetim yok.
Vebali bir yana bırakalım.
"Üniversitelerin etrafı fuhuş yuvasına döndü"
diyerek on binlerce, belki de yüz binlerce ailenin içine adeta
dinamit atılmış olur. Kaç aile, başka şehirde üniversiteye giden
kız çocuğuna şüpheyle yaklaşır, sorguya çeker, suçu olmadığı halde
eziyete maruz bırakır.
Bu da kul hakkına girer.
Ebubekir Sofuoğlu şayet "Üniversitelerin etrafındaki bazı
apartlarda fuhuş yapıldığına dair bilgiler geliyor. Emin olmamakla
birlikte buralarda bir denetim yapılırsa bu gençlerimiz için iyi
olur" demiş olsaydı bu daha şık bir söylem
olurdu.
Bu işin birinci boyutu...
İkinci boyutu ise yukarıda da söylediğim gibi genelleme yapılması.
Bu konuda şimdiye kadar yazıp çizen pek çok kişiyi samimiyetsiz
buluyorum. Hele hele AK Parti karşıtlığıyla bilinen bazı yazar,
çizer ve yorumcuların, "Böyle genelleme mi olurmuş. Bu
sapık adamı toplumdan izole edin" demesi,
samimiyetsizliğin ve iki yüzlülüğün dik alasıdır.
Yahu...
Yıllardır Ensar Vakfı'nın bir şubesinde ya da bir tarikat veyahut
cemaatte yaşanan bir tecavüz olayı üzerinden genelleme yapan
sizdiniz arkadaşlar!
Bununla yetinmeyip, bu genellemede bulunanları ekranlara çıkarıp,
"Buraların tamamı taciz ve tecavüz yuvası olmuş. Cemaatler
ve tarikatlar kapatılsın. " dedirten de sizdiniz.
CHP'de kimi il ve ilçelerde mağdurların ifadeleri ve şikayetleri
sonucu ortaya çıkan taciz ve istismar suçlarına dair tek kelime
etmeyen siz, şikayetçisi olmayan bir olay üzerinden Ebubekir
Sofuoğlu'na "Genelleme yaptı" diyerek saldırmaya
utanmıyor musunuz?
Ebubekir Sofuoğlu bir kereliğine sizin yıllardır yaptığınızın bir
benzerini yaptı, niye kızıyorsunuz ki?
Üçüncü boyut ise şu...
CHP'li ağzı ve zihni bozuk milletvekili Ali Mahir Başarır Habertürk
ekranında, "Türk ordusu satılmış" dedi. Habertürk
televizyonu bu noktada hiçbir suçu olmamasına rağmen en üst
limitten ceza aldı.
Ebubekir Sofuoğlu da konunun içeriği farklı olmasına rağmen infial
uyandıracak sözleri bir televizyon ekranında söyledi.
Artı...
CNN Türk ekranına konuk olan Prof. Dr. Gülümser Heper de Abdullah
Öcalan'a "Sayın" diyerek başka bir infiale sebep
oldu.
Ne olacak şimdi?
RTÜK bu konuda nasıl bir adım atacak? Bu kanallara da aynı cezayı
uygulayacak mı uygulamayacak mı?
Görünen o ki uygulamayacak.
E, bu durum Habertürk'e haksızlık olmayacak mı? Adalet terazisinde
sapmanın bir belirtisi, bir nişanesi olmayacak mı?
Yanlış anlaşılmasın, "Akit TV'ye de CNN Türk'e de aynı ceza
verilsin" demiyorum.
Verilmesin tabi ki...
Ama Habertürk'te Eren Eğilmez'e verilen cezadan da geri adım
atılsın. Bu daha adil bir yöntem olur!