YAZARLAR

Gaz’anız mübarek ola!

Her şeyden önce Lozan’ın devri sabık heyet başkanı İsmet Paşa’ya kahrederek başlasam yerinde olur sanırım.

İ.Emre Gümüş
İ.Emre Gümüşemre@nethaber.com

Söze nereden başlayacağımı bilemedim.

Şu müjdeli gaz haberine gelmezden evvel…

Öncelikle burnumuzun dibindeki Meis Adası’sını esrik kafayla çıbanbaşı sınır komşumuz Yunanistan’a veren –ki rahmetli demeye dilim varmıyor- Lozan’ın devri sabık heyet başkanı İsmet Paşa’ya kahrederek başlasam yerinde olur sanırım.

Sonra da geçtiğimiz hafta Akdeniz’de Navtex ilan eden Silahlı Kuvvetlerimizin bu hukuki ve askeri haklı çıkışına karşılık Avrupa’nın dümen suyuna gelip güya biz de Navtex ilan ettik diyen Yunan donanmasının bu cahil cesaretiyle başına iş açacağını her Türk gibi ben de hatırlatayım istedim.

Tam da bu ay ölüm yıl dönümü vesilesi ile rahmetle yâd ettiğimiz Ebulfez Elçibey’in dediği gibi.

“Sen Türk olduğunu unutsan da düşmanın asla unutmaz!”

Sağ olsunlar(!)

Gerçi çok uzağa gitmeye ne hacet. İçimizdeki İrlandalılar yetiyor zaten bizim kim olduğumuzu gün şaşmaksızın hatırlatmaya.

Gezicisinden FETÖ’cüsüne; PKK’lısından sosyalistine…

Dahası Abdulhamid gitsin de ne olursa olsun türküsünü aranje edip Erdoğan gitsin de ne olursa olsun diyerek dillendiren söz de milliyetçi, güya muhafazakâr, lütfen ulusalcı ve dahi vatan millet savunucusu milyonlar varken bizim Türklüğümüzü unutmamız ne mümkün.

Ayasofya ibadete açıldığı gün Afrika’nın ta güney ucundaki TOGO’da siyah benizli çocukların dua edip şükür niyetine kurban kestikleri bir günde bizim beyaz benizli olaya Fransız muhalefetimizden ve de sayısı milyonları bulan haset mimarlarından daha ne beklenirdi ki.

Belki de ülke olarak bizi bir üst lige çıkartacak olan doğal gaz bulunduğu müjdesini kara haber gibi karnına doldurup gazlananları gördükçe insan Türk olduğunu nasıl unutabilir ki.

Neyse, biz önümüze bakalım. Arada bir sırtımızdan hançerlemeye çalışan dâhili ve harici bedbahtları kontrolü ihmal etmeden tabi.

Gelelim asıl mevzuya. Rabbime şükürler olsun ki takvim yaprakları 2020 dökmeye başladığı günlerden bu yana bir türlü gülmeyen yüzümüz şükür ardı ardına yaşadığımız heyecanlı bekleyişlerle bir az olsun tebessüm etmiş oldu.

Geçtiğimiz yıl Akdeniz için Libya ile yapılan "Güvenlik ve Askeri İşbirliği Mutabakat Muhtırası" nın meyvelerini daha toplamadan şükür ki hepimizi sevindiren haber Karadeniz’den geldi.

Yumuşak karnımız olan ve dış borçlanmadan kaynaklı cari açığımızın ana sebebi olan enerji giderimizin biraz olsun azalacağı haberi bile ülke sevdalısı kim varsa yüzlerini güldürmeye yetti.

Muhalefet liderleri yanında kimi patron, gazeteci, akademisyen zevatın yani, şey, işte, aslında gibilerinden bir açıklama yapmış olması ne kadar sahte ise ülkemizin elinin dünya piyasasında güçlenecek olması da o kadar gerçektir.

Enerji alanında başı çeken ABD, Rusya, Çin gibi ülkeler karşısında her zaman bir yanımız eksik başladığımız yarışın inanıyorum ki bu saatten sonra kazananı olmasak bile daha az kaybedeni olacağımız gün gibi ortadadır.

Ülkemizin önünü açacak olan başta doğalgaz müjdesi kadar, inanıyorum ki yakın bir zamanda petrol ve diğer değerli zengin yer altı kaynaklarımızla ilgili duyacağımız müjdeli haberlerle yakın zamanda dünya devi bir ülke olacağımızdan hiç ama hiç şüphem yok.

Yeter ki bize Türk olduğumuzu hatırlatan bedbahtlar ayak bağı olmasınlar.

Gaz’anız mübarek ola!

Yorumlar 11 Yorum