YAZARLAR

Başkanın adamları iki

Cilalanıp parlatılmaya çalışılan bu şahsiyet çekirdekten yetişme azılı bir PKK'lı teröristten başkası değil.  Gerçek adı, Ferhat Abdi Şahin.  1967 Suriye doğumlu.  İlk kez 1990 yılında  Suriye’de, İmralı’da cezasını çeken bebek katilinin yanında gözükmüş. 

Başkanın adamları ikinci kez çekiliyor. 
Bu sefer ülke Arnavutluk değil Suriye. Elbetteki baş kahraman da değişmiş. Çavuş William yerine Mazlum Kobani. Sanırım 1997 yılı ABD yapımı bu filmi hatırlamayan yoktur. Ama ben yine de özet geçeyim. 


Yönetmen Barry Levinson.  
Başrollerde Robert De Niro ve Dustin Hoffman rol alıyor.    
Filmin konusu şöyle. Başkan Beyaz Saray’da bir taciz skandalına karışmış. Elbette ki bu skandal üzerine Amerika da karışıyor. 
Başkan adamlarına sorunu halletme emrini verip apar topar uzun süreli yurtdışı ziyaretine gidiyor. 
Bir Hollywood yönetmeniyle anlaşan başkanın adamları, yazılan bir senaryoyu adeta filmiş gibi çekip, amerikan halkını uyuttmuşlar. 
Senaryoya göre, her ne hikmetse ABD Arnavutluk'la savaşa giriyor. 
Tabii ki bütün savaşlarda bir kahraman lazım. 


Kahraman da Çavuş William ama, Çavuş aslında piskopat sapığın teki... 
Filmin tamamını anlatmayayım. 
Güzel bir film. İzlemenizi öneririm. Sonuçta, başkanın adamları  sahneye koydukları senaryoyla manipülasyon yaparak başkanın skandalını unutturmaya çalışıyorlar.


Nereden mi çıktı bu? 
Elbetteki Mazlum Kobani olayından. 
Bir kere şu uydurma isme bakın. 


Ad, Mazlum. Peki anlamı ne? 
Haksızlığa uğrayan ve baskı altında ezilen. 
Kendisine zülüm edilen. Zulme uğrayan. Soyad, Kobani. 
Ya bu ne? Suriye’deki, YPG'nin hani şu sözde DEAŞ'a karşı gösterdiği, sözde kahramanlığın yaşandığı şehir. 
Adı da muhteşem, soyadı da... 


Yersen tabi.


İşte bu, uydurma da olsa adı güzel soyadı güzel şahsiyetten bir kahraman yaratılmaya çalışılıyor. 


Baş aktör Trump. 
Twitter’dan söz konusu şahsiyete habire selam çakıp duruyor. Bazı senatörler ABD’deki ilgili merciye başvuruda bulunmuşlar. 


Bu eşsiz kahraman eğer ülkemize gelmek isterse, acil yoldan vize verelim. Amerikan gazetelerinde, kendisiyle röpörtaj yapan muhabirlerin güzel adlı şahsiyet hakkında, boy boy övgü dolu özel İzlenimleri yayımlanıyor. 


Neymiş, efendim adamın avuçlarının içi o kadar yumuşaktı ki, o ellerin kalaşnikof yerine kalem tuttuğu belli oluyormuş. 


Genelde askerlerin sesi çok sert olurmuş. Adamın sesi o kadar yumuşaktı ki vs. vs. Adama imaj yapalım derken, neredeyse adını kötüye çıkartacaklar.

Peki, aslında kimdir bu Mazlum Kobani? 


Hemen cevaplayayım. 


Cilalanıp parlatılmaya çalışılan bu şahsiyet çekirdekten yetişme azılı bir PKK'lı teröristen başkası değil. 


Gerçek adı, Ferhat Abdi Şahin. 
1967 Suriye doğumlu. 
İlk kez 1990 yılında  Suriye’de, İmralı’da cezasını çeken bebek katilinin yanında gözükmüş. 


Anlatılanlara göre bebek katili ile tanışıklığı çocuk sayılabilecek yaşlarına dayanıyor. 
Başka söylemle, bu adamın PKK’lı üstdüzey terörist olduğu açık seçik ortada. 
Üstelik 2015’ten bu yana İnterpol tarafındanda kırmızı bültenle aranıyor. 


Dikkatinizi çekti mi? 


Başkanın adamları filmindeki Çavuş William'a ne kadar benziyor. Özetle, farklı boyutlarda olsada ikisi de pislik.

Tamam da ABD başkanı Trump’ın amacı ne? 
Bana inanın, başkanın adamları filmindeki başkandan çok da farklı değil. 


Orada bir taciz skandalı vardı. 
Burada, Trump’ın Suriye fiyaskosu söz konusu. 
Orada filmdeki  başkanın taciz skandalı gümbürtüye getirilmeye çalışılıyordu. Burada, mevcut başkanın 30.000 tır, silah vermesinden sonra, Suriye’nin PKK'sına, bay bay, demesi örtülmeye çalışılıyor.


Belki izlemeyenler vardır. Bu nedenle ısrarla filmin sonunu söylemeyeceğim. 


Sadece şu kadarını aktarayım. Başkanın adamları iki filminin hormonlu kahramanı Mazlum Kobani’nin sonu, umarım birinci başkanın adamları filminin çakma kahramanı Çavuş William'ın sonu gibi olmaz. 


Yok yok, Mazlum Kobaniye acıdığımdan değil. İzleyenler hatırlar. 


Çakma Kahraman Çavuş tam deşifre olacakken, başına bir hal geliyor ve adamı yeniden, üstelik daha güçlü bir kahraman haline getiriyorlar. 


Şimdi düşünün, Mazlum Kobani’nin ayağı kaysa, başına bir iş gelse, 
Trump algısını sağlamlaştırmak için, bunu Türkler yaptı deyip, olayı bizim başımıza yıkmaz mı?

Yorumlar