YAZARLAR

CHP daha çok bekler

Benim kastettiğim bütün CHP'liler değil. Benim sözüm, tabandan tavana doğru artan bir oranda halkın değerlerinden banane, onlar benim sahip olduğum değerleri benimsesin diyenlere...

Çok sevdiğim bir atasözümüzdür. "Bilmemek ayıp değil öğrenmemek ayıp." Öyle ya insanoğlu her şeyi bilemez.

Bu doğru ama doğru olan başka bir şey daha var. İnsanoğlu kendisine gerekli olan bilmediklerini de öğrenmesi lazım. Her şeyin en enteresanına imza atmakla maruf CHP, bu atasözünün bile canına okuyor.

Hem bu milletin değerlerini, kurulalı 100 yıl olmasına rağmen bilmediği için, hem de 100 yıldır bu değerlere en azından saygı göstermeyi öğrenemediğinden.

Elbetteki benim kastettiğim bütün CHP'liler değil. Benim sözüm, tabandan tavana doğru artan bir oranda halkın değerlerinden banane, onlar benim sahip olduğum değerleri benimsesin diyenlere...

Bana göre genç Cumhuriyet'in en büyük yanlışlarından birisi de halkı balo salonlarının içerisindekiler ki bu çok küçük bir azınlıktı, ve balo salonlarının dışındakiler ki, bu balo salonlarının içerisinde olanlardan başka herkesti, şeklinde halkı ikiye bölmeye çalışmasıydı.

Daha kötüsü de belki en kötüsü, söz konusu arzusunu Jakobenist bir şekilde yapmasıydı.

Sonuç, Cumhuriyetin kuruluşunun 100. yılının ardından oluşan bu ülkenin, bu toprakların değerlerine sahip olmaktan vazgeçtim, söz konusu değerlere sahip olanlara saygı duymayı dahi unutan %20'lik bir kesim ve bu değerler benim kırmızı çizgimdir diyen %80'lik bir bölüm.

Sizinle çok eski ve çok etkilendiğim anımı paylaşmak istiyorum. 70'li yılların sonu ya da 80'li yılların hemen başıydı.

Yani ciddi anlamda çocuktum. Yeri geldiğinde yazdığımdan okurların hatırlar. Çocukken dedemin yaveri gibiydim, sürekli peşinde. Yine öyle bir gün , Kanlıca'dayız.

Yaşı müsait olanlar bilir, ahşap evleri omuz omuza vermiş eski Kanlıca. Hemen önümüzde yürüyen çarşaflı kadınlar ve karşıdan gelen modernliğin gözünü çıkartmış teyzeler.(Yanlış anlaşılmasın, sözüm saçlarına başlarına, kılık kıyafetlerine değil, teyzeler gerçekten modernliği anlayamamışlardı) o zamanki Türkiye’nin iki ucunu temsil eden kadınlar yan yana geldiklerinde sözde modern teyzelerin söyledikleri, bu karafatmalar da mantar gibi çoğalıyorlar. Tekrarlıyorum, beni çok etkileyen eski bir anım.

İşte şimdi belki provokatör belkide, kredi kartına dokuz taksit deseniz kimsenin gözünde 5 kuruş etmeyecek birisinin, sırf salaklığına tüy dikmek için yaptığı, minarelerden çav bella dinletmesini hastalıklı sevinç çığlıklarıyla karşılayan bir kesim.

Tamam bunların bazılarına, sosyal medya danalığı diyelim. Diyelim de iş sadece bu sosyal medya danalalarının yaptıklarıyla sınırlı kalmadı ki.

İster provakasyon deyin ister danalık, CHP’nin içerisinde halkın sınır uçlarını tırmalayan minarelerden çav bella çalınmasına, düşman devletin milli takımına gol atılmış gibi sevinenler var.

Şahit olduğumuz tek bir olay da değil. Geçmişten günümüze hangisinden söz etsem?

Çocukların camiye sokulmamasından mı, sakın itiraz etmeyin 30'lu, 40'lı yıllarda çocuk olan yaşlı amcalardan bizzat dinledim, Aşık Veysel’in sırf şalvar giydiği için Ankara’ya alınmamasından mı?

Hadi geçmiş geçmiştir, onlar eskide kalsın.

90'lı yıllar, üzerinden fazlada vakit geçmemiş. Milletvekili seçilen Merve Kavakçı'ya, hem de meclis çatısı altında, şu kadına haddini bildirin diyen demokrat Bülent Ecevit.

Başka örnek...

Devam edeyim, başörtülü öğrencileri üniversiteye sokmayan bir sisteme, babalarının malı gibi sahip çıkan CHP liler.

Yani CHP hep aynı, değişen sadece zaman ve mekan.

Her zaman yazıyorum, Bu ülkede normal yoldan, yani demokrasiyle, sandıkla iktidar olabilmek için halkın gönlüne girmek lazım.

Dün, Adnan Menderes, Demirel, Ecevit, Özal, Erbakan öyle yapmıştı; bugün Recep Tayyip Erdoğan öyle yapıyor.

Aksi halde iktidara gelebilmek için darbecilerden medet umarsınız.

Aksi halde iktidar olabilmek için, bir araya geldikleri rüyalarda görürse, hayır olsun, diyilecek itrifaklara, ezelinden Ak Partili isimlere bel bağlarsınız.

Şunun Türkçe'sini söyleyeyim, aksi halde daha çok beklersiniz.

Not: Haber, yazımı kaleme aldıktan sonra düştü. İzmir’de minarelerden bu seferde Selda BAĞCAN çalınmış. Kim ya da nesiniz bilmiyorum ama cami duvarına pisliyorsunuz.

Yorumlar