YAZARLAR

Kasetin amatörcesi

Sayın İmamoğlu'nun, Sayın İnce CHP genel başkanlığı koltuğuna oturduğu sürece, CHP’den Cumhurbaşkanı adaylığı şansı var mı? Evet var ama, benim Birleşmiş Milletler Genel Sekreterliği adaylığım kadar.

Bir önceki yazımda benim yılın iki günü gündemim bellidir demiş ve eklemiştim, "Dünyayı Marslılar Basmadığı ve Üçüncü Dünya Savaşı Çıkmadığı sürece."

Üçüncü Dünya Savaşı çıkmadı. Marslılardan da ses yok fakat,neredeyse onlar kadar önemli bir olay oldu.

Ne mi oldu?

Elbetteki Rahmi Turan’ın açıkladığı isim.

Kısaca bir hatırlayalım.

Muhtemelen Türkiye’nin aktif en eski gazetecisi olan Rahmi Turan bir haber yapmıştı.

Ne demişti 80 yaşındaki Turan?

Saraya yakın bir kaynağına dayandığı iddia, özetle şöyle.

Üsdüzey bir CHP’li polisiye romanlarına taş çıkartacak şekilde Beştepeye çıkmış.

Sayın Cumhurbaşkanı kendisine, "Sen CHP’nin başına geçmelisin" demiş.

İddaanın öznesi CHP’li de, tamamda, önümde engeller var demiş.
Sayın Erdoğan da, ben sana yardımcı olurum, teminatını vermiş.
Peki, kim bu James Bond 007 vari Beştepe ziyaretçisi?

İddia sahibinden açıklama yok ama, fısıltı gazetesinde dolaştırılan isim Muharrem İnce.

Rahmi Turan nihayet dün gece ağzındaki baklayı çıkarttı.

Sayın Turan’a göre isim gerçekten de fısıltı gazetesinin yaydığı isimmiş.

Yani Muharrem İnce.

Eee kaynak?

Önce, kaynağı mı açıklarsam namerdim abi, muhabbeti.

İş zora girince, Talat Atilla ismi verilerek yelkenler suya indiriliyor.

Ya, iddiaya göre Beştepe de görüşenlerin açıklamaları neler?

İki tane oldukça net açıklama.

Sayın Erdoğan, haber doğruysa ben Cumhurbaşkanlığını bırakırım, yanlışsa sen genel başkanlıktan ayrılacak mısın, restini çekti.

Sayın inceyse, ıspat etsinler, "Kendimi Taksim’de yakacağım" açıklamasını yaptı.

Açıkçası yaşananlar bana 2010 yılını hatırlatıyor.

Ne olmuştu 2010 yılında?

Zamanın CHP genel başkanı Deniz Baykal oldukça profesyonelce düzenlenmiş iğrenç bir kaset operasyonuyla genel başkanlıktan ayrılmak zorunda bırakılmıştı.

Başka söylemle, CHP’nin zirvesi çirkin bir şekilde yeniden dizayn edilmişti.

İyi de, Muharrem İnce olayıyla ilgisi ne?

Gayet açık.

CHP’nin zirvesine yeni bir dizayn çalışması.
Fakat, dizayn bu sefer mevcut zirve için değil potansiyel zirve için planlanmış.

Şöyle ince ince ve tane tane gidelim.

Sayın İnce 2023’te ya da, olası görmüyorum fakat, bir erken seçimde Cumhurbaşkanlığına aday olacak mı?

Evet niyetleri kesinlikle o yönde.

Yakında CHP’de kurultay yapılacak mı?Evet yapılacak.

Muharrem İnce kurultayda genel başkanla aday olur mu?

Bence tereddüt yok.

Peki, kazanabilir mi?

Neden olmasın %48 oranındaki ıslak imzayı toparlayan kendisi değilmiydi?

Evet ta kendisi.

O halde Sayın İnce'nin kurultayın en güçlü adayı olduğunu söylemekte yanlış olmaz.
Sonuç, işte size 2023’ün genel başkan seçilerek partisinin desteğini arkasına almış CHP’nin Cumhurbaşkanı adayı.

İyi de, zaten Kemal Kılıçdaroğlu’nun Cumhurbaşkanlığında gözü yok ki.

Bu kadar entrikaya ne gerek var?

Güzel soru. aslında olayın özü de burada. Nihai hedef CHP Genel Başkanlığı koltuğuna oturmak değil.

Nihai hedef 2023 Cumhurbaşkanlığı adaylığı.

CHP Genel Başkanlığı, koltuğa oturana göre Cumhurbaşkanı adayının belirleyicisi olacak.

Net bir şekilde üç şey söylemek isterim.

Birincisi, bana göre Kemal Kılıçdaroğlu asla bu komplonun bir parçası değil.

Hatta sonuç itibarıyla bir miktar mağdur bile sayılabilir.

İkincisi, İnce kumpasının arkasında olanlarla, Baykal kasetinin arkasındakilerin aynı kişiler olduğunu düşünmüyorum.

Üçüncüsü, bu olay iki kokuya sahip.

A) Amatörlük
B) 31 Mart yerel seçimleri.

Amatörlük iddiasında bulundum, olay o hale geldi ki, komşu komşu... Hu... Oğlum geldi mi... Tekerlemesi durumu.

Evet 31 Mart kokuyor dedim.

Şöyle bir düşünün.

Bu iddia taktik bağlamında size neleri hatırlatıyor?

Biraz daha açayım.

Ekrem İmamoğlu İsmail Küçükkaya buluşması öncesinde Binali Yıldırım'la İlgili hangi iddiayı öne sürmüştü?

Sayın Yıldırım İsmail Küçükkaya'dan soruları istemiş.

Ya NTV ile ilgili iddia neydi?

Benimle yaptıkları programda çekim yapan kameramanları işten çıkartmışlar.

İddialar doğru muydu? Hayır.

Amaç neydi?

Çok eski ve bana göre etik olmayan bir taktikle, ortaya bir yalan at 100 kişi duysun, sonra, ben öyle duyum almıştım diyerek tekziple, ama tekzipten 100 kişinin sadece 10'u haberdar olsun.

Yine tane tane gidelim.

Sayın İmamoğlu'nun 2023’te ya da olası erken seçimde Cumhurbaşkanı adaylık niyetini görmeyen var mı?

Varsa kusuruma bakmayın, siyasi miyopsunuz.

Sayın Turan'ın iddiası ki, belli ki asılsız, size Ekrem İmamoğlu'nun 31 Mart yerel seçimlerindeki asılsız iddalarını hatırlatmıyor mu?

Siyasi takıntınız hafızanızı ele geçirmemişse mutlaka hatırlatıyordur.

Ve son soru.

Sayın İmamoğlu'nun, Sayın İnce CHP genel başkanlığı koltuğuna oturduğu sürece, CHP’den Cumhurbaşkan adaylığı şansı var mı?

Evet var ama, benim Birleşmiş Milletler Genel Sekreterliği adaylığım kadar.

Yorumlar